Sayfalar

25 Aralık 2025 Perşembe

Hacı Veyiszâde'deki Sahabe Sevgisi

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Eski Üyesi ve Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Merkez Konya Şubesi Müdürü Dr.Ahmet Baltacı Hacı Veyiszâde Hoca'yı anlatıyor:

Peygamber Efendimizin yakınları, ehl-i beyti, ashabı ve onları seven bütün mü'minler, Hoca Efendi'nin en yakınları idi. 
Onlarla ilgili iyi haberleri anlatırken neşeden uçarcasına anlatır, üzülecek durumları anlatırken o hadise şu anda olmuş gibi üzüntü duyar, onların düşmanlarına kızar ve bu kızgınlığını da bazı kelimelerle belli ederdi. 
Ashab-ı Kiram arasındaki akrabalık bağlarını zamanında en iyi bilen o idi.

Bu sevgisinden dolayıdır ki, derslere, Efendimize hep beraber Salat-ü Selâm getirdikten sonra başlanırdı. 
Muhtelif vesilelerle "Annelerimizi bir sayıverelim" diyerek Efendimizin hanımlarını herkese öğretirdi. 
Biz Efendimizin çocuklarını, Aşere-i Mübeşşere'yi, âl-i abâyı, Hz.Ali'nin çocuklarını, büyük meleklerin isimlerini hep ondan öğrendik.

Efendimize olan sevgisi yüzünden sünnete son derece bağlı idi. 
Efendimizden, Sahabe-i Kiram'dan ve İslâm büyüklerinden rivayet edilen, nafile ibadetlere, dualara devam eder, konuşmalarında cemaate tavsiye ederdi.
Tevbe Sûresi 118.Âyet-i Kerîme'si okunurken münafıkların birer bahâne uydurarak katılmadığını, Sahabe-i Kiram'dan Kâ'b b. Mâlik'in de içlerinde bulunduğu üç kişinin mazereti de olmadığı halde bugün gideyim, yarın arkalarından yetişeyim derken geri kalmalarını anlattı. 
Efendimizin ve müslümanların kendileri ile konuşmamaları üzerine onların o andaki durumunu anlatan;

وَعَلَى الثَّلٰثَةِ الَّذٖينَ خُلِّفُواؕ حَتّٰٓى اِذَا ضَاقَتْ عَلَيْهِمُ الْاَرْضُ بِمَا رَحُبَتْ وَضَاقَتْ عَلَيْهِمْ اَنْفُسُهُمْ وَظَنُّٓوا اَنْ لَا مَلْجَأَ مِنَ اللّٰهِ اِلَّٓا اِلَيْهِؕ ثُمَّ تَابَ عَلَيْهِمْ لِيَتُوبُواؕ اِنَّ اللّٰهَ هُوَ التَّوَّابُ الرَّحٖيمُࣖ

"Yeryüzü bütün genişliğine rağmen onlara dar gelmişti ve nefisleri de onları sıkmıştı (vicdanen rahatsız olmuşlardı" Âyetini izah ederken onların o üzüntülerini ve ashabın onlar için gözyaşı döküşlerini adeta yaşıyordu. 
Bir önceki âyetle bu âyetin sonunda tevbelerinin kabul edildiğine dair müjde gelir gelmez çok sevdikleri Kâ'b, Hilal ve Mirâre'ye bir an öne duyurmak için Sahabe-i Kiram'ın koşuşlarını, bir taraftan da sevinçle, "Müjde ey Kâ'
b!.." diye haykırışlarını anlatırken Hoca Efendi'nin sevincini görmek lazımdı.

* Hacı Veyiszâde, Mustafa ÖZDAMAR, 1997, s.487, 488.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder