Eski Konya Müftüsü Tahir Hocaefendi Kapı Camii'nde vaaz nasihatte bulunurken diyor ki:
-Bir gün Lâdikli Ahmet Ağa beni yağmur duasına davet etti.
Ladik, Sarayönü ve Kadınhanı taraflarına hiç yağmur yağmamış; insanlar, hayvanlar ve ekinler bu kuraklıktan dolayı zor durumda kalmışlar.
Orada Karaman'dan âlim bir hocaefendi ve Konya'dan da çok değerli zevät vardı.
Ben, hemen (bu kadar değerli hocaların yanında yağmur duasını yapmak bana düşmez niyetiyle) Ahmet Ağa'nın kulağına eğildim ve gizlice:
-Aman Hacı Babam, bu kadar hocanın arasında duayı yapmayı bana teklif etmeyin, deyince bana:
-Hocam, büyükler öyle istedi; hem duayı yapacaksın, hem de duadan sonra konuşacaksın, dedi.
Ben de; "Emir büyük yerden..." deyip yağmur duasına başladım.
Dua yaparken Hacı Ahmet Ağa, o kadar çok ağlıyordu ki gözyaşları sanki yağmur olmuş akıyordu.
Çok kere ziyaretine gittim, yanında bulundum, şimdiye kadar böyle ağladığını hiç görmemiştim.
Duadan sonra yaptığım konuşmada Ladik halkına ve cemaate şu müjdeyi verdim:
-Yağmurunuz yağacak, hem de çok yağacak; dereleriniz almayacak, dedim.
Vazife bittikten sonra Ladik'ten ayrıldık.
Birkaç gün sonra müjdeli haber geldi.
Hacı Ahmet Ağa da bir kardeşimize:
-Hoca efendiye benden selâm söyleyin.
Allah istediğimizi de verdi, istemediğimizi de verdi, demiş.
Kaynak:
- Lâdikli Âşık Ahmed Hüdâî, Ahmet Elma, 2011, 5.Baskı, S.77.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder