30 Haziran 2024 Pazar

Zâlim olma oğul, bu memleket müslümanların...

Milli ve manevi değerlerin, devrimlerin giyotinleri altında kıyım kıyım kıyıldığı, meydanların darağaçlanı ormanı haline getirildiği, netâmeli yıllar. 
Allah'ın önce baş sonra taş ettiği çirkin insanların Nemrutluk devirleri. 
Dinden dondan soyunan bir avuç ayıp uşağının Efendilerine ihanet ettiği kara günler.
Konya Delilbaşı Vak'asından yeni çıkmış, cezalı, sıkı denetim ve baskı altında. 
Dinlerini öğrenmek isteyen çocuklar, hocalarının evlerine, hırsızlığa gider gibi gidip gelebiliyorlar. 
Kendilerinden ilim çalınan hocalar, darağaçlarında sallanıyor.

29 Haziran 2024 Cumartesi

Kalem Ağlar, Kitap Sızlar/Şiir/Abdullah GÜLCEMAL

Kitap, sızlar... Kitap, sızlar... 
Kalem ağlar, Kitap sızlar... 
Son Kitab'ın ilk emri'ne 
Düşman oldu Kitapsızlar...

 *Gönül Söyler Dil Susar, Abdullah GÜLCEMAL, 1986, s.53.

26 Haziran 2024 Çarşamba

Melek'in Öldürdüğü Hırsız (Hâcet Namazı ve Duası)

Ashâb-ı Kirâm'dan Enes bin Mâlik Radıyallâhü Anh anlatıyor:

Hz.Peygamber Sallallâhü Aleyhi ve Sellem'in ashabı içinde Ebû Ma’lek diye birisi vardı. 
Bu zât, Şam ile Medine arasında tüccarlık yapardı.
Kendisi Allahü Teâlâ'ya tevekkül ederek bir kafileye katılmaz, kendisi yalnız gidip gelirdi. 
Bir defasında Şam’dan Medine'ye doğru gelirken önüne, at üzerinde bir hırsız çıktı.
-Dur, dur! diye bağırdı. 

Derdimin dermanı sensin Muhammed! / Şiir

Nurun devran eder semayı arzı 
Terk etti ümmetin sünneti farzı 
Kur'an'da değil mi Levh'deki yazı 
Derdimin dermanı sensin Muhammed

25 Haziran 2024 Salı

Öz Yurdumda Garib Oldum!

Yıl bin dokuz yüz otuz dokuzdu. 
Hacı Veyis Efendi'nin küçük oğlu İbrahim Efendi, bu kara devir içinde çatlama noktasına geldi.
Haftanın bir kaç günü evde, bir kaç gününü de hapiste, nezarette geçiriyordu.
Artık zorlanmaya başlamış, bütün sabır ve takâtı, "ya tahammül, ya sefer!" noktasında düğümlenmişti. 
Bu darlanma içinde, oğlu Ali Ulvi'yi Mısır'a, Ezher'e göndermeye karar verdi:
-Oğlum, benim aşkım sizi okutmak.. Seni ben Mısır'a, Ezher'e göndereceğim, dedi, Ali Ulvi'ye.

24 Haziran 2024 Pazartesi

Çağdaş Profesörün Hezeyanı

Ankara’da bir üniversite ve ders: “Devrim Tarihi”. 
Sınıfta bir tek başörtülü öğrenci var. 
Hanım kızımız, “Devrim Tarihi” dersini ve hocasını beğendiği için seçer.
Sınıfa ilk girildiğinde, meşhur ve çağdaş profesör, derse başlamaz ve başörtülü öğrenciye gözlerini dikerek, sınıftan çıkmasını, aksi takdirde ders işlemeyeceğini belirtir.

22 Haziran 2024 Cumartesi

Bana Acısız Bir Su Verin!

Mustafa Asım Köksal Hoca (1913-1998) yazdığı İslâm Tarihi adlı kıymetli eserle Pakistan'da senelik düzenlenen Siyer ödüllerinde dünya siyer ödülü almış ve Pakistan'a davet edilmişti. 
Hocaefendi'yle bizzat merhum Cumhurbaşkanı Ziyâü'l Hak ilgileniyor. 
Hürmette kusur edilmemeye çalışılıyor. 

20 Haziran 2024 Perşembe

Bir talebenin yetişmesi uğruna bin münafığın kahrını çekerim.

Konya İmam Hatib Okulu'nun Müdürü ziyâretine gelmişti, Hacı Veyiszâde Mustafa Efendi'nin.
Aziziye Câmii'nin İmam odası tıklım tıklımdı. 
Müdür Bey, selâm verdikten sonra boş bulduğu bir yere çömeliverdi, kapıya yakın eşikte bir yere.
Hacı Veyiszâde, Müdür Bey'in eşiğe çömeliverdiğini görünce:
- Müdür Bey!
Müdürün yeri orası değil.
Siz orada (okulda) da müdürsünüz, burada da. 
Şöyle buyurun! dedi tatlı mütebessim bir sesle.

19 Haziran 2024 Çarşamba

Yaratılış Gayen Ne? /Şiir/Abdullah GÜLCEMAL

Yazıktır, çarçur etme şu ömür sermayeni. 
Tevbe et, Tevekkül et, Hak artırsın payeni... 
Allah'ın Dostuna Dost, düşmanına düşman ol. 
Kur'an'ı oku öğren yaratılış gayeni...

*Gönül Söyler Dil Susar, Abdullah GÜLCEMAL, 1986, s.112.

18 Haziran 2024 Salı

Beni peygamber yap, namazı iki rekata indireyim!

Cumhuriyetin ilk devirlerinde Diyanet İşleri Başkanlığı, statü olarak Başbakanlık Müsteşarlığı'na bağlıymış.
İlmî seviyesi herkes tarafından takdir edilen Mustafa Asım Köksal Hazretlerine. müsteşar bey gayet ciddi bir şekilde;
-Hocam beş vakit namaz çoktur, iki vakte indirilemez mi? diye sormuş.

17 Haziran 2024 Pazartesi

16 Haziran 2024 Pazar

Bu adam deli olsa idi....

Adamın biri kahvede konuşuyordu:
-Yöneticilerimizin hepsi ahmak, bilgisiz. 
Üstelik çalıp çırpıyorlar, yakınlarına menfaat sağlıyorlar, ülke batıyor vs, demiş.

15 Haziran 2024 Cumartesi

Ali Ulvi Kurucu'nun İmam Hatib'i Ziyareti

Yıl bin dokuz yüz elli beşti. 
Şair Ali Ulvi Bey, Medine'den Konya'ya gelmişti. 
İlk işi amcası Hacı Veyiszâde Mustafa Efendi'yi ziyâret etmek oldu evinde.
Hacı Veyiszâde'nin ilk sözü, ilk sorusu:
Hoş geldin Ali'm, ne yaptın, İmam Hatib'i ziyâret ettin mi? oldu.

14 Haziran 2024 Cuma

Kurtlar kuşlar iyi bilir, ol Muhammed kadrini / Şiir

Serendip'te hazırlattın Hazreti Adem kabrini 
Vermedin Dâvûd sedasın, hem de Eyyûb sabrını 
İsmail'i kurban etti, gör Hüdâ'nın lütfunu 
Kurtlar kuşlar iyi bilir, ol Muhammed kadrini

12 Haziran 2024 Çarşamba

Minareyi Görmeseydin Aklın Başına Gelmezdi!

Kayseri'nin gönül insanı Cemil Baba (1912-1982) merhum, sabahları çarşıyı boydan boya gezermiş. 
Esnaflar ona saygı ve sevgi gösterirler, izzet-i ikramda bulunurlar, bu konuda da birbirleriyle yarışırlarmış. 

10 Haziran 2024 Pazartesi

Ağzından çıkan bu söz, eğer Beyşehir gölüne düşse, göl zehirlenir, balıklar ölür.

Hacı Veyis bir bilge. 
Tek kuruş ücret almadan hizmet üreten bir bilge. 
Onu, yıllar sonra, eşi Muhsine Hanım, torunu Ali Ulvi'ye şöyle anlatacaktır:
-Deden merhum, tam elli sene her işi yaptı. 
Tek kuruş maaş almadı. 
Köyde bir tarlamız vardı. 
O tarlayı ektirir biçtirir, ordan gelenle geçinirdik. 
Başka bişiyimiz de yoğudu. 
Kıt kanaat geçinirdik amma kimseye belli etmez, kimseden bişiy istemez, almazdı. 
Hep verirdi, verebildiğince. 
Deden merhum, işte böyle bir insandı oğul!.. 
Kabri cennet olasıcaya, bir gün:
-Efendi, havalar yüzünü eğdi, kış geliyor, bana entarilik bir pazen alsan...dedim.
-İnşâallah! dedi. 

9 Haziran 2024 Pazar

Kavm-i Nuh'a Verdin Âfât-ı Tûfânı

Kavm-i Nûh'a verdin âfât-ı tufânı
Ateşin yangını aldı cihânı
Lût Semûd kavminin, nâmı nişanı 
Ettiler Hüda'ya bunlar tuğyanı
Sen seyredersin, hem mülk-i cihânı 
Bu arzın yüzünü hem âsumânı
Hüdâ'm sen esirge, ol Müslümanı

8 Haziran 2024 Cumartesi

Davud i Antakî'nin Tıb İlmi Hakkındaki Sözleri

Tam adı Davud b. Ömer el-Antakî'dir. 
Aslen Antakyalı olup, doğum tarihi belli değildir. 
Davudi Antakî, ilimdeki başarılarını gerçek bir ilim atmosferinde yetişmesine borçludur. 
Özellikle babası onun ilim adamı olması için çok gayret sarfetti ve şefkatle üzerinde durdu. 
Önce Kur'an-ı Kerim'i ezberletti. 
Matematik ve mantık ilmini ve Yunanca'yı öğrendi. 
İslâm ve fen ilimlerinde de çalışarak yetişti.

7 Haziran 2024 Cuma

İyi günler, ben Konya'dan Mevlânâ!

Konyalı Mevlânâ İdris, yine aynı şehirdeki bir arkadaşını arar. 
Fakat arkadaşı evde yoktur ve telefona arkadaşının arkadaşı çıkar. 

5 Haziran 2024 Çarşamba

Benim Hanım kızım Elif-bâ heceliyor, Kur'an bellemeye çalışıyor!

Bayram Hoca, Mehmet Tekin'den naklediyor: 

Mehmet Tekin:
Bizim Tevfik'in Kore'ye gitmeden önce dinle donla pek alâkası yoktu. 
Pek çok insana, askere zahmet olan Kore, bizim Tevfik'e rahmet oldu. 
Kore'den dönünce dinine donuna öylesine sıkı sarıldı ki, onun önceki haline alışık olan hanımına ağır geldi bu durum. 
Kaldıramadı, taşıyamadı Tevfik'in bu halini. 
Tevfik'i tekrar eski haline döndürmeye uğraşıyordu. 
Tevfik onu İslâmî hayata çekmeye uğraşırken o da Tevfik'i alafranga yaşayışa çekmeye çalışıyordu.

4 Haziran 2024 Salı

Abdest Alırken Su Döken Robot

Günümüzden 800 yıl evvel, bugünkü Diyarbakır yöresinde yaşayan Artuklu Türklerinin hükümdarı Mahmud, "Ben abdest alırken ayaklarıma su döken hizmetçilerimin bana hakları geçiyor" diye düşünerek rahatsız olur. 
Ve sarayın başmühendisinden bu işe bir çare bulmasını ister. 

1 Haziran 2024 Cumartesi

İlk defa ameliyatlarda anesteziden faydalanan Müslüman Tıp Âlimi; Ali Bin İsâ El-Kehhâl

İlk defa göz hastalıkları hakkında eser veren, ilk defa ameliyatlarda anesteziden faydalanan Müslüman Tıp Âlimi; Ali Bin İsâ El-Kehhâl (Ö.430/1038-39)

İslam dünyasında "Kehhâl", Avrupa'da ise "Haly Jusu" diye şöhret bulan Ali b. İsa, İslâm dünyasının, hatta bütün orta çağın en meşhur göz hekimidir.
İsmi, tersine İsa b. Ali şeklinde de rivayet edilmektedir.
Aynı ismi taşıyan başka bir tabip olan ve aynı zamanda vezir olan, kendisinden 1.5 asır önce yaşamış Ali b. İsa ) ile karıştırılmamalıdır.