25 Haziran 2025 Çarşamba

Hay sahtekâr, biz hür değiliz ki!

Hacı Veyiszâde'nin oğlu Hafız Mehmet Kurucu Hoca anlatıyor:

Babam nükte yapmayı severdi.
Çok yerinde nükte yapardı hem de...
Ömer Bey vardı, Türbede memurdu. 
Bizim mahallede komşu. 
Çok muzip bir adamdı.

Bir gün bizim dükkana geldi, yarenlik ediyoruz. 
Oradan buradan derken, Ömer Bey: 
-Baban her sünneti yapar da ne diye iki evlilik sünnetini yapmaz? dedi.

Tabii annem de sağ... 
Akşam oldu, yine sofradayız: 
-Baba, Ömer abi: "Baban her sünneti yapar da ne diye iki evlilik sünnetini yapmaz?" diyor, dedim.

Güldü geçti babam o anda, bişiy söylemedi.

Sonra, mahallede bir mevlit mi vardı, ne vardıysa bir toplantı oldu. 
Ömer Bey de var mecliste. 
Babam bir şey anlatmaya başladı: 
Harun Reşid'in canı evlenmek istemiş, ikinci defa... 
Bir karısı var, bir karı daha istiyor.
İmam Ebu Yusuf Hazretlerine: 
-Bize gidelim de Zübeyde Hatun'u bir ikna ediver! demiş.

Sonra beraber saraya gitmişler.
Lakin İmam Ebu Yusuf Hazretleri hiç sesini çıkarmamış.
Harun Reşid: 
Hazretim ne diye sesiniz çıkmaz? 
Hür olanların iki evlenmesi sünnet değil mi? deyince, İmam Ebu Yusuf Hazretleri: 
-Hür olanların.....Sen hür değilsin, hanımdan korkuyorsun!
Onun için sana bir tane kâfi! dimiş.

Babam bunu anlattıktan sonra, Ömer Bey'e yönelerek: 
-Ülen hay sahtekâr, nere evlenecez, ne sünneti yapacaz.
Yengenden korkarız, biz hür değiliz ki...

* Hacı Veyiszâde, Mustafa ÖZDAMAR, 1997, s.382, 383.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder