Akşehir'den Bir Görünüm
Bir varmış, bir
yokmuş.
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde bir gelinle kaynana
varmış.
Gelin, kaynanayı hiç istemez; kaynananın da gözleri hiç
görmezmiş.
Bir gün kaynana gelinine:
- Kızım bir tavuk pişir de yiyeyim, demiş.
Gelin
evlerinde tavukları olduğu halde onun yerine kurbağa pişirip
kaynanasına yedirmiş.- Kızım bir tavuk pişir de yiyeyim, demiş.
Gel zaman, git zaman; vakti saati yetince kaynana
ölmüş.
Bu sefer gelin yaşlanmış, kendisi de oğlunu evlendirmiş kaynana
olmuş.
Kaynana:
- Yavrum, canım tavuk eti istedi, pişir de yiyeyim, demiş.
Gelin tavuğu pişirmek için tencereye koymuş.
- Yavrum, canım tavuk eti istedi, pişir de yiyeyim, demiş.
Gelin tavuğu pişirmek için tencereye koymuş.
Tavuk, ocakta pişerken birden
bire kurbağa oluvermiş.
Gelin, bu duruma hayret etmiş.
Kurbağayı hiç
kimseye göstermeden atıp, yerine tekrar kesilip temizlenmiş tavuğu
koymuş.
O, gene kurbağa olmuş.
Bunun üzerine kaynananın sabrı taşmış
Kaynana:
- Kızım ne oldu, tavuk daha pişmedi mi?
- Anne, tencereye üç defa pişirmek için temizlenmiş tavuk koydum; fakat üçü de kurbağa haline dönüştü, ben de şaşırdım doğrusu! demiş.
Bunun üzerine kaynana gelinine:
- Tamam, yavrum getir, pişmiş kurbağayı yiyeceğim! demiş.
Çünkü bir zamanlar o da kendi kaynanasına kurbağayı tavuk diye yedirdiği için – bu sefer tersine – aynı kurbağa kendisine gelmiştir.
Kaynana:
- Kızım ne oldu, tavuk daha pişmedi mi?
- Anne, tencereye üç defa pişirmek için temizlenmiş tavuk koydum; fakat üçü de kurbağa haline dönüştü, ben de şaşırdım doğrusu! demiş.
Bunun üzerine kaynana gelinine:
- Tamam, yavrum getir, pişmiş kurbağayı yiyeceğim! demiş.
Çünkü bir zamanlar o da kendi kaynanasına kurbağayı tavuk diye yedirdiği için – bu sefer tersine – aynı kurbağa kendisine gelmiştir.
Zira bu dünyada
kime ne kötülük edersen, sonuçta kendine döner.
KAYNAKÇA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder