20 Ağustos 2010 Cuma

Kozanoğulları


Kozanoğulları, Kozanlı adındaki Avşar aşiretinin bir oymağına beylik edenler soyundan gelmektedir. Bu oymak, Osmanlılardan önce, Selçuklular döneminde de vardı.Karamanoğullarının buyruğunda Kozanoğlu adıyla yörede yaşamışlardı.Karamanoğulları dağılıp toprakları Osmanlı ülkesine katılınca, Kozanoğulları da Osmanlıların uyruğuna girdi. Ama Kozan bölgesinin yönetimini, kuşaktan kuşağa bağımsız olarak sürdürdüler.

Abdülaziz’in padişahlığı, Keçecizade Fuat Paşa’nın sadrazamlığı döneminde Fırka-i Islahiye adı ile Çukurova’ya gönderilen askeri birliğin siyasal danışmanlığını yapan tarihçi Ahmet Cevdet’in (Paşa) eserlerinde Kozanoğulları üstüne geniş bilgi vardır. Bunun dışında da incelenmeye değer bir çok belge bulunmaktadır. Cevdet Paşa’nın Beyazıt Kütüphanesi Muallim Cevdet bölümündeki 67 defterinden başka Başbakanlık arşivi ile, aşiretler üstüne hiç yayınlanmamış belgeleri içeren Taha Toros özel arşivinde ayrıntılı bilgiler vardır.


XVIII.yy.da Kozanoğullarının başlarında Derviş, Murtaza ve Mansur (1704) Ağalar vardı. Bu dönemde, en uzun beylik edenler Osman Ağa ile Hüseyin Ağadır (1722-1750). Aynı yıllarda Kozan, yarı bağımsız bir eyalet görünümündedir.
Kozanoğulları, daha çok 1785’lerde ün kazanmaya başladı. Orta Anadolu’nun en güçlü derebeyi Çapanoğlu, çevresine korku salarak, Kozan üzerine yürüdüyse de Kozanoğlu Yusuf Ağa tarafından geri püskürtüldü.

Daha sonraki dönemde Yusuf Ağa, Kozan yöresini ikiye böldü. Bir bölüme oğlu Samur, öbürüne de oğlu Ali Bey Ağa oldu. Ali Ağanın Çadırcı Mehmet adındaki oğlu babasını öldürerek yerine geçti. Mısırlı İbrahim Paşa’nın Çukurova’ya saldırdığı sırada, Çadırcı Mehmet Ağa büyük dirençle karşı koydu, Kozan dağlarına çıkmak isteyen Mısır askerlerini darmadağın etti.

Memlekette düzeni sağlamak için Çukurova’ya gönderilen Fırka-i Islahiye komutanı Derviş Paşa, Kozanoğullarını teslim olmaya çağırdı. Bu sırada Kozan’ın doğusunu Yusuf Ağa, batısını Ahmet Ağa yönetiyordu. Ahmet Ağa, Fırka-i Islahiye’nin çağrısına uyarak teslim oldu. Yusuf Ağa ise, bir süre sonra Fırka-i Islahiye’ye geldi. Ağalar, eşkıya olmadıklarını, küçük bir hanedandan geldiklerini belirttiler. Ahmet Ağa paşalıkla Kütahya Kaymakamlığına gönderildi. Kardeşi Ali Bey’e 1000, babası Ömer Ağaya 4000 kuruş aylık bağlandı. Yusuf Ağa ile kardeşi Halil Ağa da Sivas’ta oturmak zorunda bırakıldılar. Ama Yusuf Ağa, gizlice mektuplaştığı aşiretinin elebaşılarınca yoldan kaçırıldı ve Kozan’a yürüdü ise de Fırka-i Islahiyece yakalanıp asıldı.
12 yıl sonra, Kozan bölgesinde ikinci bir ayaklanma oldu.
Bu ayaklanma, Osmanlı İmparatorluğu’nun en bunalımlı yıllarına rastlar (1877). Kütahya Kaymakamı Ahmet paşa, Osmanlı-Rus savaşından yararlanarak Kozan’a dönüp aşiretinin başına geçmeyi düşünüyordu. Bu amaçla başkaldırıp, Kayseri üzerinden Kozan’a yürüdü. Ama yenildi, yakalanarak yakınları ile birlikte, Trablusgarp’a sürüldü. 1908’de Meşrutiyet’in ilanı üzerine, İstanbul’a döndü.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder