19 Eylül 2010 Pazar

Akdamar Efsanesi

Adanın adının nereden geldiğine dair yaygın halk hikâyesine göre, zamanında bu adada yaşayan Ermeni baş keşişin güzelliği dillere destan Tamar adında bir kızı vardır.
Adanın çevresindeki köylerde çobanlık yapan bir genç bu kıza âşık olur.
Bu genç Tamar'la buluşmak için her gece adaya yüzer.

Tamar ise ona gece karanlığında yerini belli etmek için onu bir fenerle bekler.
Bundan haberdar olan kızın babası, fırtınalı bir gecede elinde fenerle adanın kıyısına iner ve sürekli yer değiştirerek gencin boşuna yüzüp, gücünü yitirmesine neden olur.
Yüzmekten gücünü yitirip, yorulan genç çoban boğulur ve boğulmadan önce son nefesiyle "Ah Tamar!" diye haykırır.
Bunu duyan kız da hemen ardından kendini gölün sularına bırakir O gunden sonra ada Ah Tamar! ismi ile anlatılır.
Bu hikâye Ermeni sair Hovhannes Tumanyan anlatimiyla efsanelesmistir.
Bu efsanenin tarihi gerçeklerle alakasının zayıf olduğu şüphesizdir.
9. yüzyıldan itibaren kaydedilmiş olan Ağtamar adının Arapça ĞMR kökünden "kabartı, tümsek" anlamına gelen bir türev olması daha kuvvetli bir ihtimal olarak değerlendirilebilir.
Adın Türkçeleştirilmiş biçimi olan Akdamar 1980'li yıllardan bu yana TC resmî kurumları tarafından tercih edilmektedir.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder