Aynı zamanda Mevlevihane’nin doğusundaki küçük bir terasta bulunan bu türbe, sekizgen planlı olup, kesme taştan yapılmıştır. Türbenin içerisi giriş kapısı dışındaki yedi duvarda birer dikdörtgen pencere ile aydınlatılmıştır. Türbenin üzeri Selçuklu kümbetleri üslubunda sekizgen, piramidal taç bir külahla örtülmüştür. Güneybatı kenarındaki türbe giriş kapısı beden duvarlarından dışarıya doğru hafif bir çıkıntı meydana getiri ve çevresi profillerle kuşatılmıştır. Dikdörtgen girişin içerisinde, yay biçiminde kapısı bulunmaktadır. Bu kapının kemer taşları üzerinde iki satırlı kitabesi ve üç de rozeti vardır.
Kitabe:
“Allah’tan başka her şey helâk olucudur. Devlet, dini ve dünyanın savaşçısı, âlim ve fikirlerin terbiyecisi büyük emir Mehmet Yunus Bey oğlu Mehmet’e 779 h. (1377) senesi Şaban ayının sonlarında merhum ve mâfur. Emirzade Ali için-Allah kabrini nurlandırsın, şu şerife kubbenin inşasını emir etti. Mülkü halkı, ebedi olsun”.
Giriş kapısındaki taştan halka Mehmet Bey’e unvanından ötürü kopardığı zincirler için sembolik olarak konulmuştur.
Türbenin içerisi sıva ile kaplıdır. Köşelerdeki küçük trompcuklarla kubbeye geçilir. Böylece türbenin içerisi kubbe, dışarısı da piramidal taş külahlıdır. Türbenin içerisinde Zincirkıran Mehmet Bey’in sandukası ile birlikte iki sanduka daha bulunmaktadır. Kaynaklarda çinili olduğu yazılı olan bu sandukalar bugün çinisizdir.
Antalya ve İlçelerindeki Diğer Tekke, Dergah ve Türbeler Şunlardır:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder