Genel Bilgiler
Hukuk eğitimi, yüzyıllara varan gelenekleri olan bir eğitim dalı. Fakat, küreselleşme olgusu, ulus devlet ve ulusal hukuk anlayışı üzerinde büyük bir etki yarattığı kadar, hukuk eğitiminin de tasarımını yeniden gözden geçirmeyi gerektirmiştir. Bu bağlamda, örneğin her hukuki sorunun uluslararası bir cephesi olabileceği gibi, bir ülkede doğup diğer ülkelere uzanan ve onların hukuk düzenlerini etkileyecek nitelikte hukuki sorunlarla karşılaşılması da mümkündür. Bu nedenle, günümüzde, bir hukuk eğitiminin hedefi elbette öncelikle ulusal hukukun ve buna ilişkin uygulamanın öğretilmesini içerecektir. Fakat ulusal hukukun, etkileşim içinde bulunduğu uluslararası hukuk ilişkilerinin esaslı olarak incelenmesi de bu kapsama dahil olmak zorundadır.
Hukuk, öte yandan, insan ilişkilerinin bir tasarımını öngörür. Özellikle, insanlar arasındaki birbirinden farklı nedenlere bağlı olabilen eşitsizliklerin değerlendirilmesinde veya giderilmesinde, hukuki yöntemin önemi yadsınamaz. Fakat hukuki yöntem, hayatın yegâne tasarım biçimi de değildir. Bu nedenle, iyi bir hukuk eğitiminin, farklı inceleme alanlarına ilişkin çok disiplinli bir bakışı da gözardı etmemesi gerekir. Bu, sonuç olarak insan ilişkilerine atıfta bulunan hukuk kurallarının sosyal ilişkiler içindeki gerçekliğinin de kavranması anlamına gelir.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ndeki eğitim, bu parametrelere göre belirlenmiştir. Buna göre, Medeni Hukuk, Ceza Hukuku, Ticaret Hukuku, Anayasa Hukuku, İdare Hukuku, Uluslararası Hukuk ve Devlet Kuramı gibi, yerleşik sosyal ilişkiler düzeninin bir sonucu ve geleneksel olarak öğretilmesi gereken temel hukuk disiplinlerine Fakülte müfredat programında yer verilmiştir. Fakat öte yandan, değişik ölçeklerde sosyal bir dinamizmin sonuçladığı, İnsan Hakları Hukuku, Avrupa Birliği Hukuku, İnternet Hukuku, Uluslararası Ticari Hakemlik, Uluslararası Ticari İşlemler ve Deniz Hukuku gibi daha birçok seçimlik dersler de müfredat programına dahil edilmiştir.
Böylece, İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencilerinin, avukat, yargıç ve savcı gibi geleneksel hukuk meslekleri için olduğu kadar, kamu yönetimi veya özel sektöre dahil ulusal veya uluslararası iş alanlarında çalışmak için de, kendilerine yeterli bir yatırım yapma olanağı yaratılmış olmaktadır.
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder