Hacı Veyiszâde Mustafa Kurucu Hazretleri
Hocamız okulda sınıfa girer, yazılı imtihan yapacaktır. Soruları sorar, yazdırır, sonra seccadeyi serdirir ve namaza dururdu.
Namazı bitirdikten sonra konuşanları, kopya çekenleri tek tek uyarırdı.
Görmediği hâlde bilirdi.
Uyarısı da kırıcı değildir. "Huysuz, tuzsuz, kursaksız" gibi sıkça kullandığı ama hakaret maksadı taşımayan sözlerdi.
Buna rağmen bunlardan alınanlar olursa açıklama yapardı:
"Helva tuzsuz olur, insanda kursak olmaz, kuşlarda olur, darılma" gibi.
Talebelerinden Mehmet Doğru
İşin ilginç yönü, herkes ne yaparsa yapsın, isterse kitaptan olduğu gibi kopya çeksin bildiği kadar not alırdı.
Derslerimizde bazen dalıp gittiğimiz olurdu.
O zaman hocamız ismimizle hitap ederek:
-Muhammed, dükkân yerinde duruyor!
Burada dersimizi dinle!
Allah'ın huzurunda bulunuyorsunuz, meleklerin kanatlarına oturuyorsunuz!.." şeklinde o anda düşündüğümüz şeyi söyleyerek ikazını yapardı.
Hocamız hiçbirimize adın ne? diye sormamıştır ama bütün öğrencilerine ismiyle hitap etmiştir.
Hocamız Hacı Veyiszâde, konuşmalarında, vaazlarında Cenab-ı Hakk'ın ismini tek başına söylemez; "Rabbim Allah'ım, Ma'bud-i zîşanım" gibi gönülden kopan tatlı ifadelerle Yüce Allah'ı zikrederdi.
Hocamız, Müslümanlardan yapmalarını istediği şeyi önce kendisi yapardı.
Hem de fazlasıyla.
Bir yardım mı toplayacak?
Minberden önce kendisi hatırı sayılır bir parayı atardı.
Cemaat bolca para bırakarak camiden çıkarlardı.
Öbek öbek para yığılırdı sergilerin üzerinde.
Zamanının sosyal faaliyetlerinin başında hep Hoca Efendi bulunurdu.
İmam-Hatip Okulu inşaatın da, Konya Devlet Hastanesinin genişletilmesinde... hep onun büyük gayretleri olmuştur.
Hacı Veyiszâde hocamız selâm vermeye müsait her yerde bir selâm çağlayanı gibi coşardı.
Selâmı yaşardı.
Evde, okulda, camide, her yerde önüne gelene selâm verirdi.
Selâm alırken veya selâm verirken pasif, cansız davranan olursa:
"Selâmı coşturun babam!
Cimrilik etmeyin!
Dolu dolu alın, verin selâmı!.." derdi.
Bazen da:
-Selâmı coşturun ve duyurun!..
Böyle yapmazsanız bir milyon kaybeder, beş milyon borca girersiniz...derdi.
- Hacı Veyiszâde Mustafa Efendi ve Ailesi, Mehmet Ali Uz, Sh. 110, 111.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder