11 Ocak 2025 Cumartesi

Cennetlik Kadın!

Kainatın Efendisi Sallallâhü Aleyhi ve Sellem bir gün sahabelerine dediler ki:
-Cennet ehlinden bir kimse ile evlenmek isteyen, Ümmü Eymen ile evlensin.

Hazret-i Ümmü Eymen çok siyahtı, yaşı da biraz ilerlemiş bulunuyordu. 
Bu haliyle ona kim talip olurdu ki? 
Fakat Rasûl-i Ekrem'in onun hakkında "Cennetlik Kadın!" buyurması, gönlü iman nuru ile pırıldayan sahabîleri hemen harekete geçirmişti.
İlk talip olan da peygamber azatlısı Hazret-i Zeyd idi.

İnsanlığın Efendisi, Ümmü Eymen ile Hazret-i Zeyd'i evlendirdi. 
Bu mübarek izdivaçtan Üsâme b. Zeyd dünyaya geldi. 
(Üsame Radıyallâhü Anh, Allah Rasûlü tarafından İslâm ordularının komutanlığına getirilen genç.)

Sonsuzluk Nebisi, sık sık Ümmü Eymen'i ziyaret eder ve onun yüzüne bakıp şöyle buyururdu:
-Ehl-i beytimden geriye bu kaldı!..

Hz.Ümmü Eymen, yüce bir yaradılışa sahipti. 
Gönlü elmas renkli incilerle doluydu. 
Mukaddes çileyi çekenlerin arasında o da vardı. 
İlk önce Habeş illerine, daha sonra da Medine'ye olmak üzere iki defa hicret etmişti.

O uçsuz bucaksız kum denizi, o yakıp kül eden güneş, o alev kusan vadiler nasıl sarsılmıştı.
Bir kadın için böyle bir yolculuk kolay şey miydi? 
Fakat o Allah için yollara düşmüş bulunuyordu. 
İşte bu yolculuk esnasında Revha yakınında bir yerde gecelemişti.
Susuzluktan alev alev yanan Ümmü Eymen (Radıyallâhü Anhâ) o gün oruca niyetlenmişti. 
Yanında bir yudum olsun su da yoktu. 
Dili damağı kurumuş, hararet kendisini mecalsiz bir halde bırakmıştı. 
O, bu ıstıraplar içinde kıvranırken, semadan beyaz urgana bağlanmış bir kovanın uzandığını gördü ve tutup ondan yudum yudum içti. 
Bu hadiseyi nakleden Ümmü Eymen Hazretleri şöyle demiştir:
 -Artık o günden sonra bana susuzluk hissi ârız olmadı.

  • Ehl-i Beyt'in Mübarek Hanımları, Mustafa Necati Bursalı, s.35, 36.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder