12 Ağustos 2010 Perşembe

Bayırlı Köyü

bayirlikoy1

Bayırlı köyü şu anki yerleşim yerinin iki kilometre batısında Heris mevkii olarak bilinen yerde kurulmuş eski bir Rum köyüdür. Su kaynaklarının kuruması ve büyük bir yangın nedeni ile oranın terk edilerek köyün şu anki kurulu olduğu yere taşındığı söylenir. Eski yerleşim yerindeki yanmış sıva parçalarının varlığı bunu doğrulayan belirtilerdir. Köyün yer değiştirdiği ile ilgili tarihi bir belge mevcut değildir. Halen köyde cami olarak kullanılan binanın kapısının üzerinde haç oymalı bir taşın bulunması buranın kilise olarak inşa edilmiş olduğu ve böylece Rum köyü olarak kurulmuş olduğu kanaatini oluşturmaktadır. Rum köylerinin genellikle geçim kaynakları tarım, bağcılık ve şarap üretimi olması; Bayırlı köyünün eski ve şu anki yerleşim yerinde yapılan kazılarda büyük ölçekli şarap küplerinin çıkması Rumlar tarafından kurulmuş olduğunun işareti kabul edilmektedir. Eski Heris bölgesinde bu köye ait üzüm bağları yakın zamana kadar köylünün geçim kaynağını oluştururken büyük illere başlayan göz ile birlikte bağcılık da artık yapılmaz duruma gelmiştir. Köyün resmi adı her ne kadar Bayırlı olsa da halk arasında halen Heris olarak anılır ve söylenir.
Yörede Öz köyleri olarak adlandırılan köylerimizden biri olup, Artova-Zile kara ve demiryoluna 2 kilometre, Artova’ya 21, Zile’ye 38, Tokat il merkezine ise 60 kilometre uzaklıkta bulunmaktadır. 112 hanede 2008 yılı nüfus sayımına göre 394 kişi yaşamaktadır. Çaltepesi güney yamacına kurulmuş olan Bayırlı 4-5 kilometre genişliğindeki vadiyi ve vadiden geçen Sivas-Samsun demiryolu ile Zile-Artova karayolunu kuş bakışı izler mütemadiyen. Doğuda İspelos (burası eski bir Rum köyüdür) şimdi ise Gümüşyurt köyü ile, batıda Zile ilçesi Karabalçık, Çamdere ve Yaylakent köyleri ile, güneyde Mertekli, Tanyeli, Ağmusa ve Devecikarkın köyleri ile, kuzeyde ise Çayıraltı köyü ve Üzümören beldesi ile komşudur.

Bayırlı nüfus, kullanılan tarım alanı ve geniş yüzölçümü ile bölgesinde ağırlığı olan bir köyümüzdür. Kafkas göçmenlerinin Anadolu’ya yerleşmelerinden kaygılanan ve arazilerinin bir kısmının devlet tarafından onlara verileceği endişesine kapılan köy halkı iki tane mezra oluşturmuş, biri (Fecirgen) Tanyeli, diğeri ise Mertekli. 1950’li yılların sonuna kadar böyle devam etmiş daha sonra ayrı köy ve muhtarlık statülerine kavuşmuşlardır. Arazinin verimli ve sulak olanları Mertekli ve Tanyeli köyleri, kıraç, bayır ve susuz olanları ise Bayırlı köyü sınırları içerisinde kalmış, bundan dolayı da sürekli göç vermiştir.

Arazisinin % 70’i kıraç ve susuz olmasına rağmen birçok meyveyi bir arada görmek mümkündür. Elma, erik, armut, ceviz, kiraz, vişne ve mahlep bol miktarda bulunur. Bahçe ve tarla kenarlarında kavak ve söğüt ağaçları görülür. Köy hudutlarının % 15 lik kısmı ormanlık alan olup kayın ve meşe fidanları mevcuttur. Bayırlı arazisi içerisinden Öz deresi geçer ve yaz mevsiminde arazi sulamada kullanılır. Köye ait yaylaların geneli köyün kuzeyinde bulunmakta olup, Samruk, Dermeçal, Pöçüklü, Kavaklı, Kurtluçeşme ve Gölboynu olarak adlandırılmış olup yaz aylarında köyün büyük çoğunluğu hayvanları ile birlikte bu yaylalara göçerler. Tarihi kalıntı olarak Doğrudere mevkiinde kale kalıntıları ile Eski Heris bölgesinde köy kalıntıları mevcuttur.

Bayırlı halkının başlıca geçim kaynağı tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Tarımda makine kullanımı gün geçtikçe artmaktadır. Buğday, arpa, mercimek, fiğ, nohut, şeker pancarı üretimi yapılmaktadır. 112 hanede 65 traktör bulunmaktadır. Son yıllarda kurban besiciliği artmış olup köyün geçim kaynağına büyük etkisi bulunmaktadır. 2007 yılında bu köyden yaklaşık 150-200 büyükbaş ve ayna sayıda küçükbaş hayvan İstanbul ve İzmir’e gönderilmiştir. Yaklaşık 2000 büyükbaş, 700

Osmanlı İmparatorluğu döneminde bile okur yazarlık ve eğitim konusunda duyarlı olan Bayırlı köyü halkı Cumhuriyet döneminde bu alanda büyük bir hamle yaparak 1927 yılında köyü İlkokul’a kavuşturmuşlandır. 1946 yılında yapılan İlkokul binasının eskiyip kullanılamaz duruma gelmesinden sonra köy halkından olup İstanbul’da işadamı olan Ali Yüzügüler isimli hayırsever eğitim gönüllüsü bir vatandaş 1985 yılında beş derslikli ve dört lojmanlı mevcut İlköğretim Okulu binasını o günün rakamı ile beş milyar lira harcayarak ve hepsini kendisi karşılayarak yaptırmıştır. Göçe bağlı olarak öğrenci sayısında da meydana gelen azalma nedeniyle iki öğretmenin görev yaptığı okulda 42 öğrenci eğitim-öğretim görmektedir. İkinci kademe öğrencileri dediğimiz beşinci sınıftan sonraki öğrenciler ise Artova Yatılı İlköğretim Bölge Okulunda yıtılı olarak kalmaktadırlar.


Bayırlı köyü sağlık evi Aktaş Sağlık Ocağına bağlı olarak çalışmakta olup bir ebe ile sağlık hizmeti vermektedir.

Bayırlı köyü zengin bir yemek, folklor, gelenek ve görenek kültürüne sahip olup bunları yaşatmaktadırlar. Ağaç işleri ile uğraşanlar, taş duvar ustaları, eski kazak ve örgülerden cecim, çul, çuval ve kilim yapma işleri devam etmektedir. Genç kızlar dantel, kazak, oya, atkı ve çorap örme işleriyle uğraşmaktadırlar. En çok sevilen ve yapılan yemekler ise ;
Çorbalar: Tarhana, bulgur, düğü ve mercimek çorbaları.
Pilavlar : Pirinç, bulgur ve mercimekli pilav.
Sebzeli Yemekler: Haşlamalar, dolmalar.
Artova genelinde olduğu gibi Bayırlı köyünden de büyük illere göç vardır ve 1990’larda 750 olan köy nüfusu bugün 417’ye gerilemiştir. Yine 1990’da 135 olan öğrenci sayısı bugün 40 öğrenci civarındadır. Bayırlı köyünden olup yaklaşık İstanbul’da 450, İzmir’de 380, Ankara’da 75, Tokat-Turhal-Zile-İzmit-Bursa ve Antalya’da 50 civarında kişinin oturduğu bilinmektedir.

Bayırlı’nın Gelenek, Görenek ve Adetleri ise;

a) Karşılık beklemeksizin yardımlaşma.

b) Nisan-Mayıs aylarında Yayla Zamanı: Toplam beş obada yaylacılık yapılır.

c) Askere giden gençleri tüm köy halkı evlere davet ederler ve yaklaşık iki hafta davul-zurna ile askere gönderme şenlikleri yapılır.

Düğünler genellikle Sonbahar’da Eylül-Ekim aylarında yapılıp üç-dört gün devam eder. Düğünler yemekli olur. Halaybaşı, Semah, Ellik Baba ve Bico düğünlerde ençok oynanan oyunlardandır.

Bayırlı köyünde Yusuf Dede türbesi, Serhan Baba türbesi ve Göze Baba türbesi bulunmaktadır.



Bayırlı’nın yetiştirdiği Memurlar;

Niyazi Ceylan Avukat

Filiz Aslan Tabip Yarbay

Salim Doğan Diş Hekimi

Mehmet Doğan Eczacı (Ankara-Keçiören Martı Eczanesi)

Atilla Akyüz Emekli Subay

Aytuğ Akyüz Subay

Aytaç Akyüz Deniz Subayı

İbrahim Yücel İlköğretim Müfettişi

Ümit Aslan Maden Mühendisi

Ceyhun Yücel Ziraat Mühendisi

Egemen Ceylan Endüstri Mühendisi

Eylem Ceylan Endüstri Mühendisi

Dursun Atak Senarist

Yukarıda isimleri yazılı olanların dışında Bayırlı köyünden çok sayıda eğitimci ve diğer kamu görevlisi bulunmaktadır.


Bayırlı Köyü’nü Oluşturan Sülaleler:

1. Ağacıkoğlu sülalesi (Bal ve Düzenli soyadlarını kullanmaktadırlar.)
2. Alipaşaoğulları sülalesi (Dalgın soyadını kullanmaktadırlar.)
3. Apdioğulları sülalesi (Tanrıveren ve Aslan soyadlarını kullanmaktadırlar.)
4. Bekirkahyagil sülalesi (Şahin soyadını kullanmaktadırlar.)
5. Cılızoğulları sülalesi (Yücel, Eroğlu, Kanıbol, Sezer, Erden, Güldiken, Demirkıran, Karakaya, Dilibal, Delican soyadını kullanmaktadırlar.)
6. Çabanüsükler sülalesi (Kartal soyadını kullanmaktadırlar.)
7. Çakıroğlu sülalesi (Evdönderen, Eşsiz ve Çağlayan soyadını kullanmaktadırlar.)
8. Çırakoğulları sülalesi (Gülten, İlik, Atsever, Düzenli ve Akgül soyadlarını kullanmaktadırlar.)
9. Dağcıoğulları sülalesi (Doğan, Bektaş ve Benli soyadlarını kullanmaktadırlar.)
10. Enşiroğlu sülalesi (Aykız ve Bekel soyadlarını kullanmaktadırlar.)
11. Fesliler sülalesi (Özüpek, Dimdik, Adıgüzel, Yüzügüler, Işık ve Güler soyadlarını kullanmaktadırlar.)
12. Hamağlar sülalesi (Erat ve Destegül soyadlarını kullanmaktadırlar.)
13. Hasançavuşlar sülalesi (Siliseri soyadını kullanmaktadırlar.)
14. İbiloğlu sülalesi (Atak ve Şanlı soyadlarını kullanmaktadırlar.)
15. Kılcıoğlu sülalesi (Kıyak soyadını kullanmaktadırlar.)
16. Mollagiller sülalesi (Babacan, Gökçek ve Gürkan soyadlarını kullanmaktadırlar)
17. Seyit Alioğulları sülalesi (Gürses ve Ceylan soyadlarını kullanmaktadırlar.)
18. Tenekeciler sülalesi (Akyüz, Çokyaşa, Erdamar, İşeri ve Kestevur soyadlarını kullanmaktadırlar.)
19. Yeğenoğlu sülalesi (Acar, Altun ve Çabuk soyadlarını kullanmaktadırlar.)


Köy Muhtarı Ali GÜRKAN 26 Mart 2004 Mahalli seçimlerinden beri göreve devam etmekte olup azaları İsmail Bektaş, Mahsuni Doğan ve Haydar Kıyak’tır.


1800’lü yılların başlarında yaşamış ve Heris’li (Bayırlı) Yeğen oğlu Altunlardan olduğu ve bu köyde öldüğü söylenen, ancak mezarının yeri belli olmayan Derviş Ali isimli Hak ve Halk aşığının bir dörtlüğünü yazmadan geçemedik.

Derviş Ali’m öğüt verir özüne

Hiç bakmıyon güneyine kuzuna

Ezrail konarsa göksün üstüne

O zaman görürsün gününü gönül.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder