5 Mart 2024 Salı

Hacı Veyis Efendi'nin Gelecek Karanlık Günlere Dâir Acayip Rüyası

Bir gün, İslâh-ı Medâris-i İslâmiyye'nin konferans salonunda büyük bir şölen vardı. 
Sohbet ve hitâbet ziyafeti. 
Öğrencilerin ufuklarını açan bu sohbet ve hitâbet şöleninde, öğrenciler, diledikleri konularda kısa nutuklar çekerek hitabetlerini geliştiriyorlardı. 
En sonunda da üniversite dışından ârif, zarif bir zât sohbet ediyordu.
İbrahim Rüştü'nün geldiği gün, şölen günüydü. 
Öğrencilerin hitâbet faslından sonra kürsüye bir bilge çıktı. 
Su gibi şırıl şırıl bir üslubu vardı.
Allah'a hamd ve Rasûlüne salavat ettikten sonra:

-Eyyühe-l hâzırûn!. el-ân fi hâze-l mekân....diye başladı söze: 
-Ey, şu anda, bu mekânda hazır olanlar! 
Hazır olmak, Hızır olmaktır; Hazır olun, Hızır olun!
Burada, bu güzide ilim ve irfan ocağında, kafanızı kalbinizi doldurabildiğiniz kadar doldurun, ilimle irfanla... 
Boş bir yeriniz kalmasın, her tarafınızı doldurun.
Dün gece manâ veya menâmımda bir şey oldu. 
Bir yerdeyiz, çok geniiiş bir yerde. 
Önümüzde bir karanlık var. 
Kapkara bir sis bulutu. 
Derken o sis bulutu içinde harbler darbler patlamaya başladı.
Sonra bişiyler oldu. 
Bir aralık ortalık azıcık durulur, aydınlanır gibi filân oluyor amma... 
Hemen akabinde bir zulmet daha başlıyor.
Bir zulmet, bir zulmet!.. Zulmetin içinde zulüm var!
Belli oluyor, iniltiler geliyor!
O zulüm ve zulmet içinde inleyenler, susuzluktan kıvranan, suuu su! diye yanan insanlar gibi, aman diiin, aman iman!.. diye yırtınıyorlar!
Din de yanıyor dünya da, sanki ki o zulüm ve zulmet içinde. 
Sonra bir takım insanlar beliriyor kandil kandil... 
Bir ellerinde din, bir ellerinde dünya, iman ve İslâm dağıtıyorlar o kıvranan insanlara...
İşte o haldeyken, o manâ veya menâmımdan uyanıverdim. 
Rüyadır veya manâdır, 
Hak celle ve alâ hayr eylesin!

Bilge böyle söyleyince, salonu dolduranlar hep birlikte ve tam bir koro âhenginde, bir: "Ââmiiin!" çektiler. 

Bilge, sohbetini şöyle bağladı: 

-Amin, lâkin, siz siz olun, kafanızı kalbinizi iyi doldurun!
Cenâb-ı Hâfız, muhafaza buyursun, ancak... 
Eğer böyle bir zulüm ve zulmet devri mukadderse... 
Ve o da bir kazay-ı mübremse eğer... 
O zulüm zulmetinde zavallı ahâli. 
Sizin, sizlerin şimdi kafalarınıza, kalblerinize dolduracağınız ilim ve irfan ışığıyla iman ve İslâm arayacaktır!
O kandiller sizlersiniz!...
Hazır oluun, Hızır olun!
Hazır ve Hızır olun ki, geçtiğiniz her yerde, din ve dünya, iman ve İslâm yeşersin...

Geleceğe ışık tutan bu özlü, evini bol konuşmayı yapan bilge, Konya'nın Dolav Câmii İmamı Hacı Veyis Efendi'ydi.

Hacı Veyis Efendi'nin bu konuşmasından kısa bir süre sonra 31 Mart Vak'ası patlak verdi.
Bir süre sonra da Sultan II.Abdülhamîd Han tahttan indirildi.

* Hacı Veyiszâde, Mustafa ÖZDAMAR, 1992, s.33, 34, 35, 36.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder