2 Ağustos 2011 Salı

Surp Kevork Kilisesi, Samatya, İstanbul

Samatya, Marmara Caddesindedir. Kilisenin ilk inşası 1031'de Bizans İmparatoru III. Romanos zamanındadır. Tarihlerde büyüklüğü bakımından Ayasofya’dan sonra gelen ikinci kilise olarak tanımlanır.

III. Romanos öldükten sonra manastır statüsünde olan bu kilisede kendisine ayrılan yere defnedilmiştir. 1204'deki Latin istilası sırasında kilise yağmalanmış ve içindeki kıymetli her şey alınıp adeta bir harabeye dönüşmüştür. VIII. Mihael Palaiologos (1261-1282) zamanında onarılarak tekrar ibadete açılmıştır. Fetihden sonra Fatih Sultan Mehmet Bursa’dan getirttiği Ermeni cemaatini Samatya’ya yerleştirmiş ve 1461'de onun emri ile kilise Ermeni Patrikliğine tahsis edilmiştir.


Kilisenin Ermenilere verilmesinden dolayı Rumlar ile Ermeniler arasında bir takım olaylar meydana gelmiş bu yüzden burası “Kanlı Kilise” adı ile anılmıştır. Kilisenin yanındaki Ayazmadan ötürü Türkler tarafından “Sulu Manastır” adı ile isimlendirilmiş olan bu bina 1641 senesine kadar patriklik katedrali olarak kullanılmıştır. 1660'da burada çıkan yangında tahrip olan kilise 1722'de yeniden inşa edilmiş ve binaya “Surp Yerrortutyan” adı verilen bir şapel eklenmiştir. 10 Ağustos 1782'de burada çıkan büyük yangında kilise bir kere daha yanmış,1804'de Hagop Amira Güllapyan ve Minas Kalfa’nın projeleri doğrultusunda yeniden inşa edilmiştir. 1831 ve 1843 de onarımdan geçen bina 1866 yangınını yaşamış ve bu sefer de Mimar Bedros Nemtze’nin projesi Mikhael ve Hovhannes Hagopyan’ın maddi katkılarıyla bugünkü şeklini almış ve 8 Şubat 1887'de Patrik I. Harutyan Vehabedyan’ın takdisi ile tekrar ibadete açılmıştır.

I. Dünya Savaşı sırasında kilise ve bahçesindeki okul askeri amaçla kullanılmış ve Sırp esirleri buraya yerleştirilmiş savaştan sonra tekrar ibadete açılmıştır. 1993'de son bir onarım gören kiliseye Patriklik tahtı konularak, Patriklik Katedrali olarak tescil edilmiştir.

Plân şeması ilk yapılışında Bazilika tipinde olmasına karşılık sonradan yapılan ilavelerle Yunan haçı şekline dönüşmüştür. Muntazam kesme taştan yapılmış iki katlı görkemli bir yapıdır. Ana giriş kapısı üzerindeki çan kulesi altındaki katlar ile tam bir uyum sağlar. Bu kulenin iki tarafındaki simetrik çan kulesi şeklindeki kuleler sadece dekoratif olarak yapılmıştır. Eski yapıdan kalan en kıymetli parçalardan biri demirden yapılmış, her kanadına kiliseye adını veren Aziz Kevork’un hayatından sahneler işlenmiş olan giriş kapısıdır. Kilisenin ana mekanındaki bir büyük iki yanlarda da birer küçük sunak daha vardır. Ana sunagın üzerinde İsa’nın şu sözleri yazılıdır: “Bana gelin ey yorgunlar ve ağır yüklü olanlar. Ben size rahat sağlıyacağım” Kilisenin içindeki resimler son döneme aittir. Narteksin üzerinde koro’ya ayrılmış geniş bir galeri bulunur.


İSTANBUL'DAKİ DİĞER KİLİSELER İÇİN TIKLAYIN

·         Rum Ortodoks Kiliseleri 

·         Ermeni Kiliseleri 

Katolik Kiliseleri

Anglikan Kiliseleri 

  • İngiliz Konsolosluğu Anglikan Şapeli, Galatasaray
  • Kırım Kilisesi Anglikan, Beyoğlu 
  • Kırım Kilisesi, Galip Dede Caddesi
  • Pera Diriliş Kilisesi- Aynalıçeşme Beyoğlu
  • All Saints Anglikan-Presbiteryen, Moda

Protestan Kiliseleri 

  • Alman Protestan Kilisesi, Tarlabaşı, Beyoğlu
  • Hollanda Konsolosluğu Hollanda Şapeli, Beyoğlu
  • İsveç Luteran, Tünel
  • İstanbul Nehir Pentikostal Kilisesi, Harbiye
  • İstanbul Altıntepe Protestan Kilisesi, Altıntepe

Diğer Kiliseler 








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder