13 Kasım 2011 Pazar

Sultan Selim (Halıcılar) Medresesi, Fatih, İstanbul

İstanbul Fatih ilçesi, Vatan Caddesi ile Oğuz Han Caddesi’nin kesiştiği noktada bulunan bu medrese Kanuni Sultan Süleyman (1520–1566) tarafından, babası Yavuz Sultan Selim (1512–1520) anısına yaptırılmıştır.


Medresenin bulunduğu alan çevre düzenlemeleri ve önünde açılan Vatan Caddesi nedeni ile çukurda kalmıştır. Mimar Sinan’ın eserlerinin listesini veren Tezkiretü’l-Ebniye, Tezkiretü’l Bünyan ve Tuhfetü’l Mimarin’e göre Mimar Sinan tarafından yaptırılmıştır. Yapım tarihini belirten bir kitabesi bulunmamaktadır. Ancak kaynaklarda medresenin 1548–1549 yıllarında yaptırıldığı belirtilmektedir. Medresenin dershanesi 1562–1563 yılında bir minare ve minber eklenerek mescide çevrilmiştir.

Medrese kesme köfeki taşından ve yer yer tuğladan yapılmış olup, bir duvar içerisine alınmıştır. Bu duvarın Aksaray’a yönelik cephesine anıtsal bir giriş, yanına da kitabesi bulunmayan bir çeşme eklenmiştir. Üzeri kubbe ile örtülü olan bu girişten sonra ikinci bir kapı ile avluya geçilmektedir. Bu avlunun çevresinde medrese hücreleri U şeklinde sıralanmıştır. Medrese, on dokuz hücreden meydana gelmiş olup, bir eyvan ile avluyu üç yönden çevrilmiştir. Avlunun ortasında bulunan şadırvan günümüze ulaşamamıştır. Medrese hücrelerinin önündeki taş ayaklar üzerine oturtulmuş kubbeli kasnaklı revaklar yuvarlak kemerlerle birbirleri ile bağlantılıdır. Kare planlı olan hücrelerin üzerleri pandantifli kubbelerle örtülmüştür. Bu hücreler revaklara birer kapı ile açılmaktadır. Ayrıca bunların dışarıya ikisi altta biri üstte olmak üzere üçer penceresi vardır. İçlerinde bulunan ocakların yaşmakları günümüze ulaşamamıştır. Ocakların üzerindeki dörtgen ve altıgen prizma şeklindeki bacaları kurşunla örtülü yüksek külahlar şeklindedir.

Medresenin dershanesi güneybatı yönünde olup, avlunun simetrik ekseninden yana kaydırılmıştır. Yalnızca revak kısmı avlu içerisinde olup, dershanenin ana kütlesi dışarıya taşırılmıştır. Dershane giriş revakı kırma çatı ile örtülüdür. Kare planlı olan dershanenin girişine mukarnaslı bir mihrap yerleştirilmiştir. Dört cephesinde iki alt, iki de üst penceresi bulunmaktadır. Dershanenin üzeri pandantifli bir kubbe ile örtülmüş olup, kubbeye geçiş tromplarla sağlanmıştır. İçerisinde ilk yapılışına ait bezemesi günümüze ulaşamamıştır.

Medrese 1914 yılından sonra çevresindeki yangından zarar görmüş, 1918’de aşhane olarak kullanılmış ve aynı yıl yeni bir yangınla da harap olmuştur. Vatan Caddesi’nin açılması sırasında ortaya çıkan medrese 1958–1962 yılları arasında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilmiştir. Bundan sonra İstanbul Vakıflar Baş Müdürlüğü’nün yazma eserler ve halılardan oluşan teberrükât deposu olarak kullanılmıştır. 1968 yılında da medrese Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından İstanbul Vakıflar Baş Müdürü İhsan Erzin’in çabaları ile Yazı Sanatları Müzesi’ne dönüştürülmüştür. Bu müzenin Beyazıt Külliyesine taşınmasından sonra da 1994 yılından itibaren Sağlık Vakfına bağlı Şadiye Hatun Teşhis Kliniği olarak kullanılmaktadır.













Hiç yorum yok:

Yorum Gönder