Ali Semerkandî Hazretleri, bulunduğu bölgeye ilk geldiği günlerde, köylülerin sığırlarını otlatacak çobanları yoktu.
Arıyorlardı, fakat çobanlığa kimse yanaşmıyordu.
Ali Semerkandî Hazretleri'nin de büyüklüğünü anlamış değillerdi.
İnsanların bu sıkıntısını gören Ali Semerkandî onlara:
-Sığırlarınızı otlatabilirim.
Bu işten dolayı sizden ücret talep etmiyorum, buyurdu.
Köylüler bu habere çok sevindiler.
Köylerine yeni gelen, herkese dinden imandan bahseden bu zata dediler ki:
-Biz, sığırlarımızla birlikte, buzağılarını da otlattırmak istiyoruz.
Eğer buzağıların, annelerini emmeden otlamalarını sağlarsan memnun oluruz.
O da kabul etti.
Ertesi gün inekleri ve buzağıları bir arada otlatmaya götüren Ali Semerkandî, otlak yerinde sığırlara dönerek:
-Ey inekler ve buzağılar! Akşama kadar beraberce otlayınız.
Yalnız buzağılar, annelerini emmesin, anneler de yavrularını emzirmesin! dedi.
Bu söz üzerine, akşama kadar inekler buzağılarını emzirmedi.
Buzağılar dahi annelerini emmek için uğraşmadı.
Akşam merak içinde bekleyen köylüler, ineklerin memelerini süt ile dolu görünce hayretten şaşırıp kaldılar.
Böylesini ne işitmiş ne görmüşlerdi.
Bunun Ali Semerkandî'nin bir kerameti olduğunu ve onun büyük veliler arasında yer aldığını anladılar.
Ali Semerkandî Kimdir?
Ali Semerkandî Hazretleri, Osmanlı Devleti'nin kuruluş devrinde, Ankara'nın Çamlıdere beldesinde yaşayan büyük velilerdendir.
1320 senesinde İsfehan'da doğdu.
Babasının ismi Yahya olup, Hz.Ömer'e dayanır.
Çok zeki ve pek akıllı idi.
Küçük yaşta Kur'an-ı Kerim'i ezberledi ve muhtelif kıraatlere göre okumasını öğrendi.
Genç yaşında; tefsir, hadis, fıkıh ve tasavvuf ilimlerinde pek yüksek derecelere kavuştu.
Mekke-i Mükerreme, Medine-i Münevvere, Şam, Kudüs, Irak, Semerkand, Çamlıdere gibi pek çok beldelerde İslamiyeti öğretmek, Allah'ın emir ve yasaklarını bildirmek için dolaştı.
Ali Semerkandî Hazretleri, bugünkü Ankara'nın Çamlıdere havalisine geldi.
Çamlıdere'nin eski ismi Şeyhler olup, bu zata izafeten verilmiştir.
Çamlıdere'ye bir derviş kıyafetinde gelen Ali Semerkandi, oradaki insanların çok fakir olduğunu görerek, işaret buyurulan yerin burası olduğunu manevi keşif ile anladı.
Buradaki insanların yolu, Allah Teâlâ'nın emirlerini bildirmek, yasaklarından sakındırmak için yıllarca çalıştı.
Pek çok talebeleri oldu.
İslâmiyet'i yaymak için çalıştı.
*Allah'ın Veli Kulları EVLİYALAR, Hikmet Koray, 2013, s.104, 105, 108
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder