Bediuzzaman, 1924 senesi yaz başlangıcında Erek Dağı'na gitti ve orada Zernebad suyu yanında mümtaz talebeleriyle birlikte vaktini geçirmeye başladı.
Yalnızca Cuma günleri namaz için şehre iniyordu.
Erek Dağı'nda çok az bir uyku dışında hiç boş durmuyordu.
Ya okuyor, ya namaz kılıyor, ya da dua ediyordu.
Saatlerce dizüstü oturmasından ve geceleri de sabaha kadar namaz kılmasından dolayı ayak parmakları yara olmuştu.
-Hepimiz Allah'tan korkuyoruz.
Amma senin ödün patlıyor.
Sen de bizim gibi biraz rahat otursan, ayağın yara olmazdı.
Bediuzzaman cevaben şöyle dedi:
-Molla Resûl! Kısa ömürde, kısa dünyada, ebedi hayatı kazanmaya gelmişiz.
Hem burada rahat oturayım, hem Cennet dâvâ edeyim, olmaz böyle şey!
Onun için cesaret edemiyorum rahat oturmaya.
* Çağa İz bırakan Müslüman Önderler Said Nursi, Burhan Bozgeyik, 3.Baskı, 2009, İstanbul, İlke Yayınları, s.99, 100.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder