(Sultan Selim Çukurbostanı)
Aspar Sarnıcının güneydoğusunda, sağ taraftaki sokağın içerisinde yer alan bu su haznesine, daha sonra açılan bir kapıdan girilmektedir. Sarnıcın yapı tekniği incelenecek olursa, Iustinianus’dan daha önceki yıllara ait olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre de Theodosius I dönemine (378-395) tarihlendirmek gerekmektedir.
Sarnıç, 29x19 metre ölçülerinde dikdörtgen plana sahiptir. İç kısmında birbirlerinden düzgün ve belirli aralıklarla ayrılmış 28 sütun yer almaktadır. Sütunların birkaç tanesi granit olmasına rağmen çoğunluğu beyaz mermerdendir. Tuğla temeller üzerine oturan bu sütunların ortalama çapları 0.50 ile 0.60 metre arasında değişmekte, başlıklarının da korint tarzında olduğu görülmektedir. Ayrıca başlıkların taşıdığı tuğla kemer ayaklarından birkaç tanesi üzerinde, haç monogramları ile akantus dizilerinin bulunduğu da dikkati çekmektedir. Sarnıcın ana mekânının üzeri tuğladan yapılmış kiçik ölçüde kubbeler ile örtülüdür.
Zemin çok düzgündür ve duvarların üzeri çok ince bir sıva tabakası ile kaplanmıştır. Bu tabakanın altı altında ise, 10 sıra tuğla ile 3 sıra moloz taş dizilerinin duvarları meydana getirmektedir. Üst kısımlarda bulunan 1.20 ile 1.50 metre genişliğindeki çeşitli pencereler de sarnıcın içerisinin kısmen aydınlanmasını sağlamaktadır.
Bugün boş ve metrûk bir durumda olan sarnıcı bir süre iplik bükücüler kullanmışlardır.
Aspar Sarnıcının güneydoğusunda, sağ taraftaki sokağın içerisinde yer alan bu su haznesine, daha sonra açılan bir kapıdan girilmektedir. Sarnıcın yapı tekniği incelenecek olursa, Iustinianus’dan daha önceki yıllara ait olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre de Theodosius I dönemine (378-395) tarihlendirmek gerekmektedir.
Sarnıç, 29x19 metre ölçülerinde dikdörtgen plana sahiptir. İç kısmında birbirlerinden düzgün ve belirli aralıklarla ayrılmış 28 sütun yer almaktadır. Sütunların birkaç tanesi granit olmasına rağmen çoğunluğu beyaz mermerdendir. Tuğla temeller üzerine oturan bu sütunların ortalama çapları 0.50 ile 0.60 metre arasında değişmekte, başlıklarının da korint tarzında olduğu görülmektedir. Ayrıca başlıkların taşıdığı tuğla kemer ayaklarından birkaç tanesi üzerinde, haç monogramları ile akantus dizilerinin bulunduğu da dikkati çekmektedir. Sarnıcın ana mekânının üzeri tuğladan yapılmış kiçik ölçüde kubbeler ile örtülüdür.
Zemin çok düzgündür ve duvarların üzeri çok ince bir sıva tabakası ile kaplanmıştır. Bu tabakanın altı altında ise, 10 sıra tuğla ile 3 sıra moloz taş dizilerinin duvarları meydana getirmektedir. Üst kısımlarda bulunan 1.20 ile 1.50 metre genişliğindeki çeşitli pencereler de sarnıcın içerisinin kısmen aydınlanmasını sağlamaktadır.
Bugün boş ve metrûk bir durumda olan sarnıcı bir süre iplik bükücüler kullanmışlardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder