21 Ekim 2022 Cuma

Zinciriye Medresesi, Aksaray

Zinciriye Medresesi, Aksaray
Zinciriye Medresesi, Aksaray Merkez'de Zincirli Mahallesi Belediye Caddesi üzerinde yer almaktadır.
Yerel (tüf) kesme taş ve tuğla kullanılarak yapılan medrese dört eyvanlı ve açık avlulu medrese planı düzenindedir. 
Portali Selçuklu geleneğini devam ettiren plastik Selçuklu motifleriyle işlenmiş, eyvanlar nebatî ve hendesî biçimlerle tezyin edilmiştir. Medresenin diğer bir özelliği de dış duvarları üzerinde yer alan dendanelerden dolayı bir kale görünümü sergilemesidir.
Zinciriye Medresesi plan itibarıyla, dört eyvanlı, revaklı, üzeri tonoz ve kubbe ile örtülü 8 bölmeli, üstü açık avluludur. 
Giriş doğudaki Taç kapıdan sağlanmakta olup bu kapı istalaktit ve mihrapçıklarla süslü, basık kemerlidir. 

Zinciriye Medresesi'nin Avlusu

Eyvanlar tonoz örtülü olup bitkisel ve geometrik motiflerle bezemelidir. 
Üstü açık avlunun etrafında revaklardan sonra tonoz örtülü, değişik büyüklükte 6 oda, batıdaki ana eyvanın kuzey ve güneyinde ise üzeri kubbe ile kapatılmış iki büyük oda mevcuttur. 
Zinciriye Medresesi, tarihte iz bırakan önemli eğitim kurumlarından birisidir. 
Bu medresede yetişen pek çok ilim-irfan erbabı şahsiyetler, Anadolu’ya ışık saçmış ve Türk-İslam tarihine yön veren gelişmelere vesile olmuşlardır. 
Bunlardan en önemlisi olan ve Muhammed Fahrüddîn-i Râzî’nin soyundan geldiği muhtemel olan; hadis, tefsir, fıkıh, ahlak, edebiyat ve tıp dallarında bir çok eseri bulunan Cemaleddin Aksarayî, bu medresenin ilk Müderrislerindendir.
Müzenin yeni yerine taşınmasının ardından restore edilen medrese günümüzde Aksaray Belediyesi tarafından sosyal ve kültürel etkinliklerde değerlendirilmektedir.

Medresenin girişindeki tarihçede şu bilgiler yazmaktadır:

Medresenin banisini, mimarini ve inşaat tarihini gösteren herhangi bir kitabe yoktur. 
Ancak, Taç Kapı'daki Enfal Sûresi, 49.Ayetinin son kısmı "Kim Allah'a dayanırsa, güvenirse" Ebced Hesabıyla 1337 yılını gösterir.
Birçok araştırmacı, Medresenin Karamanoğulları Döneminde inşa edildiğini iddia eder. 
Ancak, Eretnaoğulları 1337-38 yıllarında Aksaray'a hükmetmiştir.
Bina 1918 yılına kadar Medrese, 1927-45 yılları arasında hapishane olarak kullanılmıştır. 
Bina 1955 yılın da restore edildi ve 1969'da Niğde Müzesi'ne bağh bir müze olarak kullanıldı. 
Ardından, medrese belli bir dönem kafe/düğün salonu olarak kullanıldı. 
2011'de Aksaray Belediyesi'ne geçti.
Medrese ilk kurulduğunda müderris olarak atanma şartlarından biri de 'Es-Sihah' isimli lügati ezbere bilmekti.
Cemaleddin-i Aksarayi bu şartları yerine getirdi ve ilk müderris (bugünkü manada kurucu rektör) oldu. 
Medresenin önemini artıran Aksarayi'nin rivayetlere göre, öğrencileri üç bölüme ayrılmıştır:

Evinden medreseye gelirken ders anlattığı, 
Medresenin revakları altındakiler 
Medrese'nin odalarında okuyan öğrenciler.
Medrese önünden geçen yol seviyesinin birkaç metre altındadır. 
Klasik formdaki medrese açık avluya sahiptir. 
Düzgün olmayan dörtgen planh medrese, dört eyvanlı, revaklı açık avlulu ve tek katlıdır. 
Simetrik düzenleme çabasının görüldüğü medresenin güney eyvanında Dingoz Baba'ya atfedilen bir kabir yer almaktadır. 
Medresede bezeme dışta taç kapıda, içte revak yüzlerinde, eyvanlarda, medrese odalarının kapı ve pencere sövelerinde yoğunlaşmaktadır. 
Yer yer çini izlerinde medrese eyvanlarının çini ile kaplandığı anlaşılmaktadır.
Güney eyvandaki mezar Dingoz Baba'ya aittir.
Zinciriye Medresesi, Anadolu'daki Selçuklu medrese geleneğini tam manasıyla sürdürmüştür. 
Selçuklu Devleti'nden bu yana mimarlık planlarının ana bileşeni olan eyvanlar, özellikle boyutları bakımından büyük olan ana eyvanlar hem yaz dersleri için hem de mescid olarak kullanılmaktadır.

        Kaynak: 

  1. Z. Erdal. Aksaray'da Türk Devri Mimarisi
  2. https://www.kulturportali.gov.tr/turkiye/aksaray/gezilecekyer/zinciriye-medresesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder