16 Aralık 2022 Cuma

Hz.Mevlânâ'nın Son Anları ve Vasiyeti

 

En az iki türlü rüşd, iki türlü ölüm var insan hayatında. 
Birinci rüşd, ergenlik çağına ererek akıl bâliğ olmak.
İkinci rüşd, ermişlik mertebesine ererek, ârif ve kâmil (bilge ve olgun) olmak.

Birinci ölüm, ihtiyari (isteğe, iradeye bağlı) ölüm. 
Ölmeden önce ölme hal ve mertebesine ulaşmak. 
Hayatın artıları ve eksileri karşısında ölü gibi sakin olmak. 
İzafi iradeyi bırakarak mutlak irâdeye teslim olmak.
Tepkiyle değil tecelli ile yaşamak.

İkinci rüşd; makam ve mertebelerinin zirvelerinde, ölmeden önce ölme diriliği içinde, insanı hayatın bu yakasından öte yakasına götüren zarûrî ölümü düğün bayram ilân eden, "şeb-i arûs" olarak niteleyen Hazreti Mevlânâ, son demlerinde, tavsife sığmayan ve benzeri çok nadir görülen bir vuslat neş'esi içinde, Azrail Aleyhisselâm'ı beklerken, etrafında bulunanlara söylediği son sözler şunlardır: 

Benim gidişimden dolayı üzülmeyin!
Mansur'un nuru yüz elli yıl sonra Feriduddin-i Attar'ın ruhunda tecelli etti ve onun mürşidi oldu! 
Hangi durumda olursanız olun benimle olun ve beni hatırlayın ki ne durumda olursam olayım size yardım edeyim.
Size, gizli ve açık her yerde Allah'a itaat etmenizi; az yemenizi, az uyumanızı, az konuşmanızı; günahlardan uzak durmanızı; namaz ve oruçta devamlı olmanızı; şehvetleri bırakmanızı; herkesin yükünü yüklenmenizi; sefihlerin ve avamın -hamların- meclisinde bulunmamanızı, salih ve kerim olanlarla dostluk kurmanızı vasiyet ediyorum.
İnsanların hayırlısı halka faydalı olan kimsedir. 
Sözün en hayırlısı da kısa ve öz olandır. (Câmi: Nefâhât, M.C. bahsi)
Ârif-i billâh Harputlu Kemal Efendi'ye göre, Azrail Aleyhisselâm, çok güzel, çok yakışıklı, çok sevimli bir sağdıç kılığında içeri girince, Hazreti Mevlânâ, kolları semâ ederken yaptığı gibi kanat kanat açarak:
-Nerde kaldın be yâhû! 
Çabuk tut ellerimi! diyerek hafif bir kaykıldı, tamam.

O anda herkes arkasına dönerek, içeriye giren bu gence bakarken, Hazreti Mevlana, emaneti, can postasına kendi elleriyle teslim etmişti.
Çok kısa bir süre içinde, bir anda oldu bitti bunlar. 
Yüzlerini Hazreti Mevlânâ'ya çevirdikleri zaman, Hazretin ötelere göçtüğünü gördüler. 
Tekrar arkalarına dönerek o gence baktılar, fakat, o anda hiç kimse dışarıya çıkmadığı halde o genci göremediler.

* İnsanlığın Pîri Hazreti Mevlânâ, Mustafa ÖZDAMAR, Sh.:82, 83.

"İnsanlığın Pîri Hazreti Mevlânâ" Kitap Kapağı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder