20 Nisan 2024 Cumartesi

Bu memleketin Hızırları olun siz!

Bir hafta sonu tatilinde, Konya İmam Hatib Okulu'ndan bir grub öğrenci Lâdikli Ahmed Ağa'nın ziyaretine gitmişlerdi.
Ahmed Ağa, kerâmeti açık bir veliydi. 
Kendisini ziyarete gelen öğrencilere Konya ve civarında, hatta Türkiye'de bulunamayan bir çok şey ikram etmişti.
İkram edilen şeylerin çoğunun ismini bile bilmiyorlardı öğrenciler. 
Sordular Ahmed Ağa'ya:
-Ahmed Ağa, nerden buluyon sen bunları?
Ahmed Ağa'nın ıkınıp sıkınma adeti yoktu, rahat bir insandı:
-Nerden bulacağım oğlum, Hızır Aleyhisselâm getiriyor!

Öğrenciler hep birlikte cağıldamaya başladılar:
-Peki, Hızır Aleyhisselâm başka kimseyle de görüşüyor mu?

Ahmed Ağa:
-Tabii, önce Konya'ya, Hacı Veyiszade'ye uğrar, ondan sonra bize gelir.

Ahmed Ağa'yı ziyaret eden gençler, Hacı Veyiszâde'nin öğrencileriydi. 
Hocalarının Hızır Aleyhisselâm'la görüştüğünü bilmiyorlardı.

Ertesi gün, Hacı Veyiszâde'nin dersi vardı. 
Hoca sınıfa girince ilk işleri bunu sormak oldu:
- Hocam!
Hacı Veyiszâde:
-Söğle guzum!
Öğrenci:
-Biz dün bir kaç arkadaş Ladik'e gittik.
Hacı Veyiszâde:
-Hiiii!
Öğrenci:
-Ahmed Ağa'yı ziyaret ettik!
Hacı Veyiszâde:
-Gözel itmişsiniz! Rabbim ziyâretinizin berekâtını ihsan itsin.
Öğrenci:
-Ahmed Ağa bize bir şey anlattı Hocam!
Hacı Veyiszâde:
-Ne anlattı?
Öğrenci:
-Siz Hızır Aleyhisselâm'la görüşüyormuşsunuz Hocam? 
Hızır Aleyhisselâm önce size uğrar, sonra Ahmed Ağa'ya gidermiş... 
Siz bize hiç söğlemeyorsunuz Hocam?
Hacı Veyiszâde:
-Siz dersi gaynatacanız değil mi?
Bir kaç öğrenci birden:
-Ama Hocam?
Hacı Veyiszâde:
-Oturun yerinize, dussuzlar!.. Dersimizi yapalım!
Öğrenciler, daha fazla ısrar edemediler. 
Fakat ders bitip de zil çalınca, Hoca'nın peşinden sömekdiler:
-Hocam!
-Hocam, lütfen?
Öğrenciler bu denli ısrar edince, kapıdan çıkmak üzere olan Hoca geri dönerek şunları söyledi:
-Hızır'ı mı soruyorsunuz?
-Evet Hocam!
-Size ne ilin Hızır'ından? 
Gelir, evvelâ bana gelir, sonra Ahmed Ağa'ya gider! 
Size ne bundan? 
Siz dersinize bakın! 
Üstünüze vazife olanı yapın! 
Sizin için mühim olan, üstünüze vazife olan; siz ona bakın, onu yapın!.. 
Size lâzım olan derslerinize iyi çalışmak. 
Derslerinize bakın, derslerinize iyi çalışın da, bu memleketin Hızırları olun siz! 
Size lâzım olan bu...

* Hacı Veyiszâde, Mustafa ÖZDAMAR, 1997, s.170, 171, 172, 173.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder