Abud Efendi Yalısı, Üsküdar, İstanbul
İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Kandilli Göksu Caddesi’nde bulunan Abud Efendi Yalısı Banker Altunizade Necip Bey tarafından 1820–1855 tarihlerinde yaptırılmıştır. Mimarı kesin olmamakla beraber Balyan ailesinden Karabet Amira Balyan olduğu ileri sürülmüştür.
Yalının yapımından kısa bir süre sonra Baron de Vandeouvre tarafından satın alınmış ve bu Fransız aile kırk yıla yakın bir süre burada yaşamıştır. Fransız ailenin Fransa’ya dönüşünden sonra XX. yüzyılın başında İstanbul Ticaret Odası Başkanlığı’nda 33 yıl bulunan, ipek ve deri tüccarı Mehmet Abud Efendi (1830–1917) tarafından satın alınmıştır. Abud Efendi’nin ölümünden sonra kızı Belkıs Abud burada yaşamış, 1979 yılında ölümünden sonra da İsmail Özdoyuran tarafından 1980 yılında satın alınmıştır. Bundan sonra 1984-1989 yıllarından restore edilmiştir. Günümüzde iyi bir durumdadır.
Abud Efendi Yalısı, Üsküdar, İstanbul
Abud Efendi Yalısı iki katlı ve ahşap bir yapı olup, ana binasının yanı sıra servis mekânları, iki kayıkhanesi ve bir de deniz hamamı bulunuyordu. Yalı 270 m2’lik bir alan içerisinde harem ve selamlığı aynı binadadır. Bu yapı içerisinde yalının salonları, sofaları, odaları, merdivenleri ve balkonları bir arada aynı plan düzeni içerisinde yerleştirilmiştir. Yapımındaki ahşap bağdadilerde hava ve rutubete karşı dayanıklı meşe ağacı kullanılmıştır. Yalının iki sofası, 18 odası bulunmakta olup, üst kat tamamen yarım dikdörtgen planlı bir sofanın etrafına yerleştirilmiştir. Yalının denize karşı batı cephesinin girişinde selamlık sofası yer almıştır. Girişin tam karşısında yuvarlak bir merdiven ile yarım daire şeklinde servis merdivenini de kapsayan bir merdiven bölümü bulunmaktadır. Buradaki ikinci merdiven aynı zamanda doğu yönündeki harem sofasına açılmaktadır. Bu merdiven bölümünün üzeri basık bir kubbe ile örtülmüştür. Girişteki haremi kapsayan bölümde denize bakan odalardan birisi içerisinde bulunan bir apsis nişi bu mekânın Baron de Vandeouvre tarafından ibadet yeri olarak kullanılmıştır.
Yalının deniz ve kara cephelerinde her iki katında da selamlık ve harem sofaları arasında odalar sıralanmıştır. Bu odalardan deniz cephesine sıralananlardan ötürü sofalar oldukça dar tutulmuştur. Selamlık sofasının üzerine gelen asıl kabul salonu haç planlıdır. Bu salondaki haçın kollarından bahçeye yönelik olanlar dar, derinlikleri çok az, buna karşılık denize yönelik olanlar ise geniş olup derinlikleri çok azdır.
Yalının denize ve karaya bakan salonu kare planlı olup, ikişer sütun ile bu mekân üçe ayrılmıştır. Salonun orta mekânını örten tonozlu tavan ile haçın kollarının üzeri düz tavanlarla örtülmüştür. Bu bölümlerde yağlı boya manzara resimleri bulunmaktadır. Ayrıca giriş salonunun kapılarının camları üzerinde de hurma motiflerine yer verilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder