İstanbul ili Fatih ilçesi, Karakümrük’te Hasan Fehmi Paşa Caddesi üzerinde bulunan bu medreseyi Kanuni Sultan Süleyman (1520–1566) dönemi sadrazamlarından Semiz Ali Paşa yaptırmıştır. Medrese ve çevre düzenlemesinde ve Fevzi Paşa Caddesi’nin açılması sırasında medresenin arka cephesi ana cadde üzerine çıkmıştır. Bu nedenle de kuzeydoğuda bulunan asıl giriş kısmı kapatılmıştır. Ancak, buradaki duvarda ocak ve niş izleri görülmektedir. Günümüzde Fevzi Paşa Caddesi üzerinden içeriye girilmektedir.
Medrese 1729 Balat yangınından ve 1894 depreminden zarar görmüştür. Bu nedenle de kuzey köşesine yapılan payandalarla yıkılması önlenmiştir. Medresenin Mimar Sinan’ın eserleri arasında ismi geçmektedir. Kitabesi bulunmadığından yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Ancak bazı kaynaklarda 1558 yılında buraya müderris tayin edildiği belirtilmekte olup, 1550–1560 yılları arasında yapıldığı sanılmaktadır.
Medrese mimari yönden Süleymaniye Evvel ve Sani, Sultan Selim ve Cafer Ağa medreselerine benzerlik göstermektedir. Kesme taş ve tuğladan yapılan medrese dikdörtgen planlı olup, medrese hücreleri avluyu U şeklinde çeviren revakların arkasındaki hücrelerden meydana gelmiştir. Avlu girişi yana kaydırılmış olmasına rağmen dershane avlunun simetrik eksenindedir. Bugün Hasan Fehmi Paşa Caddesi’nden yüksekte olan medreseye birkaç basamakla çıkıldığı sanılmaktadır. Avlunun giriş yönünde medrese hücrelerine yer verilmemiştir. Medrese kare planlı üzerleri kubbeli on beş hücreden meydana gelmiş olup, bunlar kuzeybatı, güneydoğu ve güneybatı yönlerine yerleştirilmiştir. Medrese hücrelerinin önündeki revaklar kare planlı ayaklar üzerine oturtulmuştur. Bunların üzerleri güneydoğu, güneybatı ve kuzeybatı yönlerinde çapraz tonozla, giriş yönünde de kubbe ile örtülüdür.
Dershanenin batısındaki ilk hücre ile köşe hücre arasında bir de eyvan bulunmaktadır. Dershanenin yanındaki güneybatı ve güneydoğu hücreler arasındaki tonozlu bir geçitle de yandaki bahçeye geçilmektedir. Dershane kare planlı olup, üzeri pandantifli bir kubbe ile örtülmüştür. İki yanındaki geçitlerle de yanındaki hücrelerden ayrılmıştır. Dershanenin avluya açılan girişinden başka yan revakları iki ile bağlantı kapısı bulunmaktadır. Dershanenin güneybatı cephesinde yalnızca üst pencereler bulunmaktadır. Diğer cephelerde ise iki alt bir de üst penceresi vardır.
Medrese 1960 yılında onarılmış, hücreler içerisindeki ocaklı kısımlar kapatılmış ve bodruma inmek üzere merdivenler yapılmıştır. Avlunun ortasındaki şadırvan günümüze ulaşamamıştır. Medrese bugün Sağlık Bakanlığı’na bağlı sağlık ocağı olarak hizmet vermektedir.
Medrese 1729 Balat yangınından ve 1894 depreminden zarar görmüştür. Bu nedenle de kuzey köşesine yapılan payandalarla yıkılması önlenmiştir. Medresenin Mimar Sinan’ın eserleri arasında ismi geçmektedir. Kitabesi bulunmadığından yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Ancak bazı kaynaklarda 1558 yılında buraya müderris tayin edildiği belirtilmekte olup, 1550–1560 yılları arasında yapıldığı sanılmaktadır.
Medrese mimari yönden Süleymaniye Evvel ve Sani, Sultan Selim ve Cafer Ağa medreselerine benzerlik göstermektedir. Kesme taş ve tuğladan yapılan medrese dikdörtgen planlı olup, medrese hücreleri avluyu U şeklinde çeviren revakların arkasındaki hücrelerden meydana gelmiştir. Avlu girişi yana kaydırılmış olmasına rağmen dershane avlunun simetrik eksenindedir. Bugün Hasan Fehmi Paşa Caddesi’nden yüksekte olan medreseye birkaç basamakla çıkıldığı sanılmaktadır. Avlunun giriş yönünde medrese hücrelerine yer verilmemiştir. Medrese kare planlı üzerleri kubbeli on beş hücreden meydana gelmiş olup, bunlar kuzeybatı, güneydoğu ve güneybatı yönlerine yerleştirilmiştir. Medrese hücrelerinin önündeki revaklar kare planlı ayaklar üzerine oturtulmuştur. Bunların üzerleri güneydoğu, güneybatı ve kuzeybatı yönlerinde çapraz tonozla, giriş yönünde de kubbe ile örtülüdür.
Dershanenin batısındaki ilk hücre ile köşe hücre arasında bir de eyvan bulunmaktadır. Dershanenin yanındaki güneybatı ve güneydoğu hücreler arasındaki tonozlu bir geçitle de yandaki bahçeye geçilmektedir. Dershane kare planlı olup, üzeri pandantifli bir kubbe ile örtülmüştür. İki yanındaki geçitlerle de yanındaki hücrelerden ayrılmıştır. Dershanenin avluya açılan girişinden başka yan revakları iki ile bağlantı kapısı bulunmaktadır. Dershanenin güneybatı cephesinde yalnızca üst pencereler bulunmaktadır. Diğer cephelerde ise iki alt bir de üst penceresi vardır.
Medrese 1960 yılında onarılmış, hücreler içerisindeki ocaklı kısımlar kapatılmış ve bodruma inmek üzere merdivenler yapılmıştır. Avlunun ortasındaki şadırvan günümüze ulaşamamıştır. Medrese bugün Sağlık Bakanlığı’na bağlı sağlık ocağı olarak hizmet vermektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder