Miraca çıktığım gece bir yerde çok güzel bir koku aldım semada.
-Bu koku nedir? dedim.
Dediler ki :-Ya Muhammed, bu koku Maşita'nın ve çocuklarının kokusudur.
-Bu Maşita ve çocukları kimdir?, diye sordum.
Bana dediler ki:
-Yâ Muhammed!
Maşita, Firavunun kızının bekçisi, tarakçısı idi.
Hamamda Firavun'un kızının saçını tarardı.
Maşita temiz, Maşita iman dolu bir insan ve Hz.Musa'ya iman etmişti.
Birgün Firavun'un kızı'nın saçını tararken tarak elinden yere düştü.
Maşita ise gayri ihtiyari farkında olmaksızın tarağı kaldırırken "Bismillah" dedi.
Firavun'un kızı birden bire döndü ve "kim o Allah?" dedi.
Babamı kastettin değil mi yani firavunu...
Maşita sustu, ancak Firavun'un kızı üstüne geldi:
-Maşita, babam değil mi?
Allah dediğin benim babam değil mi? dedi.
Maşita:
-Haşa, senin baban benim gibi bir kuldur kızım, o "Allah" olamaz, dedi.
Benim dediğim Allah ise Musa'nın rabbi olan Allahtır.
O dönemin insanları şöyle derlerdi:
“Lâ İlâhe İllallah Musa Kelimullah” Allah'ın Musa ile konuşmasından ötürü bunu derlerdi.
Maşita, Musa'nın Rabbi olan Allah'tan bahsediyorum dediğinde ise Firavun'un kızı hemen babasının yanına koşarak "Maşita sapıttı, seni tanımıyor, senin Allah olmadığını söylüyor, Musa'nın Rabbine inanıyormuş, dedi.
Firavun Maşita'yı getirir iki çocuğu vardır.
Maşitayı ellerinden demirlere bağlar ve günlerce aç bırakır.
Bana Allah'sın de, der.
Maşita direnir.
Maşita'nın kızını getirirler içerisinde kızgın yağ olan büyük bir küp getirirler ve Maşita'ya derlerki:
-Ya Allah’ı inkar et, firavuna Allah de, ya da senin kızını diri diri bu yağa atacağız, derler.
Maşita annedir, ancak iman daha önemlidir.
Ne kadar zulüm etselerde Maşita der ki Allah birdir Musa'nın dediği gibidir.
Maşita'nın 13 yaşında olan kızını baş aşağı çevirirler ve kızgın yağın içerisine sokarlar etleri tamamen dökülene kadar yakarlar.
Maşita bir yandan, kızı diğer taraftan bağırır ve kızı şehit olur.
Maşita direnir ve sonra ikinci çocuğunu getirirler ve derler ki:
-Bu da diğer çocuğun gibi olacak.
Ya Musa'yı inkar et veya seni ve senin bu çocuğunu da yakacağız, derler.
Maşita direnmeye devam eder, tam bir mümin gibi tam bir Allah dostu gibi, tam bir sadık gibi direnmeye devam eder ve sonunda Maşita'nın diğer çocuğunu da kızgın yağ olan küpün içerisine daldırırlar.
Kızgın yağın içerisinde Maşita'nın ikinci çocuğu da şehit olur.
Üçüncü çocuğu ise henüz kundaktadır ve henüz sütten kesilmemiştir.
Çocuğu alırlar ve Maşita'ya yaklaştırırlar.
Çocuk annesini görünce onun sütünü ister ve sütünü almak için annesine hamle yaparken geri çekerler ve derler ki:
-Ya Firavun'un dediğini söyle veya senin bu çocuğunu da öldüreceğiz.
Maşita direnir ancak bu direnci bir yerde kaybolur şeytan Maşita'ya görünür ve der ki:
-Sen ne kadar kötü bir annesin, sen ne kadar vefasız bir annesin, sen ne kadar merhametsiz bir annesin iki çocuğun gitti, üçüncüsü de gidecek.
Tek bir kelime söyleyeceksin ve çocuğunu kurtaracaksın, sonra tevbe edersin.
"Allah yoktur ve Firavun Allah'tır, diyeceksin.
Maşita tam diyecekken rahmet meleği görünür Maşita'ya ve:
-Maşita, sabır sabır, der.
Kundaktaki çocuk dile gelir ve Hz.Maşita'ya der ki :
-Anne sonuna kadar diren hak yolundasın sen...
Firavun o kadar telaşlanır ki Maşita'nın kundaktaki çocuğuna da kıyar Sıra Hz.Maşita'ya gelmiştir.
Firavun karşısında sağlam bir kaya gibi duran Maşita şunları söyler:
-Sizden tek bir isteğim var beni ve evlatlarımı aynı mezara gömünüz.
Bunun üzerine firavun Maşita'nın da canına kıyar ancak tek bir iyilik yapar.
O da Maşita'yı ve evlatlarını aynı mezara gömer.
İşte Hz.Peygamber'in duymuş olduğu güzel koku Maşita'nın ve çocuklarının mezarından gelen kokudur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder