Ormanın, suyun ve bulutların dağları bir kuşak gibi sardığı , arıların her derde deva balı topladığı, kestanenin, çamın, ardıçın, meşenin, gürgenin, köknarın, kısacası doğanın ürettiği birçok bitkinin koyun koyuna kardeşçe yaşadığı, işte Şenpazar'ımız.
TARİHİ : Şenpazar’ın yerleşim yeri olarak ne zamandan beri kullanıldığına dair kesin bir bilgi olmamakla birlikte, halk arasında söylenegelen değişik rivayetler bulunmaktadır. İşte bu rivayetlerin bir kısmından ve çevrede bulunan kerpiç yapı ve mezarlık kalıntılarından hareketle Şenpazar’ın Bizans dönemine uzandığı fikri ağır basmaktadır. Buradan yola çıkarak tarihi süreç içerisinde Bizans, Selçuklu ve Osmanlılar tarafından yurt edinilen Şenpazar ile ilgili önemli bir tarihi kalıntı ele geçirilememiştir. Fakat değişmeyen ve halk arasında şüphe edilmeyen bir şey var ki o da ilk yerleşim alanının bu gün ilçeye bağlı olan “Kuztekke” olarak bilinen mahallenin olduğu yer olmasıdır.
İlk olarak Şehribani, daha sonra ise halk arasında Şarabani ve Şarbana biçiminde söylenen ilçe adı 1968 yılında Şenpazar olarak resmileşmiştir. 1954 yılında nahiye olmuş, 1974 yılında Belediye teşkilatı kurulmuş olup, 1987 yılının Mayıs ayında ise ilçe olmasına karar verilmiştir.
Kastamonu il merkezine 97 km mesafede olan ilçemiz Karadeniz’e 38 km mesafede olup deniz seviyesinden yüksekliği 335 metredir. Yeryüzü şekilleri genellikle engebeli bir arazi yapısına sahip olup yemyeşil ormanlarla kaplıdır. İlçemiz ormanlarında çok zengin ağaç türleri mevcuttur. Ormanlarımızda yaban hayatın en güzel örnekleri yaşam sürmektedir.İlçemizde tipik Karadeniz iklimi hakim olmaktadır. İlkbahar ve sonbaharda bol yağmurlar yağdığından buna bağlı olarak tabiat yeşillere bezenmektedir.
İlçe merkezinden geçen Şenpazar Çayı bu ormanlara düşen yağışın bir kısmını Karadeniz’e taşımakta, ancak zaman zaman ilçe merkezini tehdit edebilmektedir. Bu akarsu üzerinde bulunan ve ilk kez 1997 senesinin Mayıs ayında ATLAS ekibince geçilebilen Şehriban Kanyonu hala daha gizemini korumakta, dik yamaçlarının bazı yerlerde birbirine bir metre kadar yaklaştığı söylenmektedir.
İlçemize bağlı 23 köy muhtarlığı ve 7 mahalle muhtarlığı vardır. İlçemizde iş sahaları ve sanayi kuruluşları olmadığından, arazi de tarım için işlemesi zor bir yapıya sahip olduğundan ilçemizden sürekli dışarıya göç olmaktadır. Halen ilçemizde çoğunlukla yaşlı nüfus bulunmakta, emekliler gelip yerleşmektedir. 2000 Nüfus sayımına göre ilçe merkezinin nüfusu 2.682, köylerin nüfusu 3.812 , toplam 6.494 olarak tespit edilmiştir. Halbuki Şenpazar nüfusuna kayıtlı 25.500 civarında kişi bulunmaktadır. Görüldüğü gibi 20000 civarında dışarı nüfusumuz bulunmaktadır.
Kanyonu geçmeyi deneyen Atlas ekibi zorlu bir çalışmadan sonra bu kanyonu ilk geçenler ünvanını almıştır. Bir daha da deneyen olmamıştır.Şenpazar çayının içinde bulunan ve Dağlı ile Dereköy Köyü sınırlarından başlayıp Cide Kumköy sınırlarına ulaşan Şehriban kanyonu geçilmezliğini koruyor. İlçemizin her yeri doğal bir park görünümündedir. Zaten bir kısım ormanlarımız Küre Dağları Milli Parkı sınırları içinde kalmaktadır.
İlçemizin içme suyunun da temin edildiği ve Gürleyik Çayının kaynağını oluşturan Değirmenbaşı Suyu ilçeden 6 km uzakta doğal kaynaktır. Suyun kaynağı ve çevresi doğal yapısıyla görülmeye değer yerlerdir.
Bir diğer doğal su kaynağı olan Fabrika Deresi Suyu ise yine ilçemizin doğal kaynaklarından biridir. Bu su üzerinde Alabalık Tesisleri kurulu olup bu tesislerden ilçemiz faydalandığı gibi asıl pazarlama İstanbul’a yapılmaktadır.
Kış mevsiminde ilçe sakinleri hayvanlarıyla meşgul olmakta, bazı köylerimizde ise boş zamanlarını yerel el sanatı olan kaşık yapımı ve sepet örmeyle geçirirler.
Dağlı Kuylucu adıyla anılan çok geniş bir çukur alan Dağcılık ve Mağara turizmi için görülmeye ve gizemini çözmeye değer yerlerdir.
400 metre derinliğinde , normal olarak inilmesi mümkün olmayan duvarları kaya ve taş aralarında ağaçların bulunduğu Kuylucu’nun dibinden su kaynağı bulunduğu ve buradan çıkan suyun yine aynı çukurun dibinden yerin altına doğru süzüldüğü söylenmektedir.
İlçemizin ormanlarında buna benzer doğal mağaralar mevcut olup daha incelenmediğinden kayıtlarda gözükmemektedir. Baragöz Yaylası ilçenin 5 km doğusunda ilçeyi kuş bakışı gören Hasantepesi üzerinde doğal mesire yeridir. Kızılcasu, Atalanı, Isırganlı, Karacakaya ormanları içerisinde değişik türde ağaç ve yabani hayvanların bulunduğu tabii park olarak gezilip görülmeye değer yerlerdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder