Somuncu Baba, bir talebesine bir teneke buğday verip:
-Bunun yarısını kendin için, yarısını da benim için bir tarlanın yarısına ek, der.
Talebesi, Somuncu Baba'nın dediği gibi eker.
-Bunun yarısını kendin için, yarısını da benim için bir tarlanın yarısına ek, der.
Talebesi, Somuncu Baba'nın dediği gibi eker.
Ekinlerin yetiştiği mevsimde tarlaya giderler.
Talebenin olan kısımdaki ekinler gayet iyi yetişmiş, Somuncu Baba'nınki ise gelişmemişti.
Talebeye gelişen mahsulden için:
Talebenin olan kısımdaki ekinler gayet iyi yetişmiş, Somuncu Baba'nınki ise gelişmemişti.
Talebeye gelişen mahsulden için:
-Bu mahsul kimin? diye sorar:
-Sizin, der talebesi.
Somuncu Baba:
-Biz ahiretimiz için çalışıyorduk.
Acaba hangi günahımızdan dolayı dünyamız mamur olmaya başladı da, bu ekinler böyle yetişti? der.
Sonra talebe, gerçeği söyleyerek hocasının üzüntüsünü giderir.
-Sizin, der talebesi.
Somuncu Baba:
-Biz ahiretimiz için çalışıyorduk.
Acaba hangi günahımızdan dolayı dünyamız mamur olmaya başladı da, bu ekinler böyle yetişti? der.
Sonra talebe, gerçeği söyleyerek hocasının üzüntüsünü giderir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder