Turan KURT/KASTAMONU, (DHA) 27 Nisan 2010
Kastamonu Üniversitesi Fazıl Boyner Sağlık Yüksek Okulu ev sahipliğinde yapılan konferansa konuşmacı olarak katılan Prof.Dr. Barbaros Çetin, kenelerden bulaşan KKKA’dan sonra LYME hastalığına dikkat çekti.
Rektör Prof. Dr. Bahri Gökçebay'ın davetlisi olarak Fazıl Boyner Sağlık Yüksek Okulu tarafından düzenlenen ‘Kırım Kongo Kanamalı Ateşi: Türkiye'yi Bekleyen Tehlikeler' konulu konferansa konuşmacı olarak Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof.Dr. Barbaros Çetin katıldı.
Bugüne kadar kene, fare, bit, pire gibi hayvanlardan bulaşan hastalıklar konusunda yaptığı çalışmalarla tanınan Prof.Dr. Çetin, kenelerin neden olduğu Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının yanı sıra yine kenelerden bulaşan ve vaka sayısı her geçen gün artan LYME’ye dikkat çekti. Kenelerin ilaçla mücadaleye karşı bağışıklık kazandığını ve mutasyona uğradığını belirten Çetin, en güzel mücadelenin doğal yöntemler olduğunu söyledi.
Prof.Dr. Çetin, doğada yaşayan karıncalar başta olmak üzere eşek arıları, tavuklar, kuşlar, kemiriciler ve halk arasında ‘uç uç’ böceği olarak bilinen kırık kanatlılar, örümceklerin keneleri yediğini hatırlattı. Prof.Dr. Çetin, özellikle kırsal kesimde kanatlı hayvanların yetiştirilmesinin desteklenmesi gerektiğini belirtti. Prof.Dr. Barbaros Çetin, ayrıca eldeki verilere göre KKKA vakalarında Mayıs ve Haziran ayında patlama görülmesinin beklendiğini ifade etti.
Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Fakültesi Biyoloji öğretim üyesi Barbaros Çetin, kenelerden bulaşan LYME'nin ilk olarak 1975 yılında Amerika’da üniversite gençliğinde eklem ağrısı, halsizlik, psikolojik bozukluklar olarak görüldüğünü, bilim adamların yaptıkları araştırmada keneden bulaşan bakteri nedeniyle oluştuğunu tespit ettiklerini söyledi. Yaptığı çalışmalar sonrasında 2 yıl önce kamuoyunu uyardığını, hastalığın o zaman Türkiye'de sadece 2 veya 3 ilde olduğunu belirten Çetin, bugün 22 ilde LYME hastalığı bulunduğunu, Dünya Sağlık Örgütü raporlarına göre Avrupa'da her yıl 85 bin, ABD'de ise yaklaşık 20 bin kişinin LYME hastalığına yakalandığını söyledi.
LYME hastalığının 2000 yılında Avrupa'da çıkmaya başladığını bildiren Prof.Dr. Çetin, hastalığın önlemlere rağmen artttığını kaydederek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu bakteri, kene vücuda yapıştıktan sonra 2- 24 saat arasında faaliyete geçiyor. Bu süre içinde vücutta kızarık halka oluşuyor. Bu halka ile ilk aşamada teşhis konabiliyor. 3 aşaması var. Üçüncü aşamasında bu bakteri yıllarca vücutta kalıp, yıllar sonra ortaya çıkabilir. Tehlikeli boyutu, bu bakteri organlara hücreler arasına yerleşmiyor. Hücre içine yerleşiyor. Hücre sisteminin içine dahil olup, kendini kamufle ediyor. Hastalığın kötü olan tarafı, bakterinin çok iyi taklitçi olmasıdır. Siz kendinizi MS hastalığı, romatizma ve kalp hastası zannedebiliyorsunuz. Çünkü teşhişi çok zor. En az iki veya 6 test yapılması lazım. Pahalı ve uzun işlem.”
ABD'de yapılan bir araştırmaya göre daha önceden MS teşhisi konulan hastaların yüzde 30'unun aslında LYME hastası olduğunun belirlendiğini vurgulayan Prof.Dr. Çetin, “Doktorların tespit ettiği 22 ilde LYME hastalığı var. En son Kastamonu, Tosya, Karabük ve Çankırı'dan 4 hasta geçen yıl kırım Kongo şüphesiyle Ankara’ya gönderildi. Dikkatli doktorların çabasıyla LYME olduğu ortaya çıkıyor” dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder