5 Şubat 2012 Pazar

Kurt ve Çakal

Bir gün Kurt çakalı yanına çağırmış.
Kurt: Çakal gel bakim buraya, demiş. Çakal gelmiş.
Kurt: Gözlerim kızardı mı?
Çakal: Kızardı.
Kulaklarım diklendi mi?
Çakal: Diklendi.
Kurt: Bacaklarım gerildi mi?
Çakal: Gerildi.

Kurt: Tüylerim diken diken oldu mu?
Çakal: Oldu.
Kurt: Bak şimdi nasıl av atarım! Hızlanarak, paaaat diye bir yabani atı devirmiş.
Kurt: Çakal ye şimdi bunu, demiş. Üç gün sonra çakal, Kurdu yanına
çağırmış.
Çakal: Kurt gel bakim buraya, demiş. Kurt gelmiş.
Çakal: Gözlerim kızardı mı?
Kurt: Yooo, demiş.
Çakal: Kızardı de, kızardı de, demiş.
Kurt: Tamam kızardı, demiş.
Çakal: Kulaklarım diklendi mi?
Kurt: Yooo, demiş.
Çakal: Sen diklendi de.
Kurt: Tamam diklendi, demiş.
Çakal: Bacaklarım gerildi mi?
Kurt: Yooo, demiş.
Çakal: Beni kızdırma, gerildi de.
Kurt: Tamam gerildi, demiş.
Çakal: Tüylerim diken diken oldu mu?
Kurt: Sende tüy yok ki, deyince.
Çakal: Çıldırtma beni, diken diken oldu de.
Kurt: Tamam diken diken oldu, demiş.
Çakal: Bak şimdi nasıl av atarım!
Hızlanarak, tam yabani atı devirecek, yabani at öyle bir tekme atmış,
çakalı elli metre uzağa salmış. Yavaşça Kurt çakalın yanına yaklaşmış.

Kurt: Eee, çakal kardeş. Şimdi gözlerin kızardı, kulakların
diklendi, bacakların gerildi, tüylerin diken diken oldu, demiş!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder