Hazreti Mevlânâ, bir gün medresede sohbet ederken, içeriye aniden
devrin Ebû Hanifesi Şemseddin-i Mardinî girince, Hazreti Mevlânâ coşup
taşarak:
-Geeeel gel! İyi ki geldin!..
Bu günden sonra doğrudan doğruya Hüda'dan dinle!..
Her ne kadar her devirde her zaman hakiki şeyh Hakk'ın bizatihi kendisi ise de, onun kullarına vasıtasız olarak şeyhlik etmesi için daha epey zaman lazımdır!..
Ve daha da tuhafi şu ki:
Şeyh de odur mürid de!.. (Mürid, murad hepsi o!..)
Hakiki manada biliyorum ki bu, o zaman işte!.. diyerek şu beyiti okudu:
O ulu padişah kapıyı kendi üzerine sımsıkı kapatmış kimseye gözükmüyordu.
(Ete kemiğe bürünüp) insan hırkası giyinerek kapıda gözüktü bugün o.
- İnsanlığın Pîri Hazreti Mevlânâ, Mustafa ÖZDAMAR, Sh.: 48, 49.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder