19 Eylül 2010 Pazar

Rhodiapolis (Eskihisar, Sarıcasu)

















 



Rhodiapolis, Antalya’nın Kumluca ilçesinin 3 km. kuzey-batısında, çamlarla örtülü bir tepenin yamacında kurulmuştur. Halk arasında buraya Eskihisar ismi yakıştırılmıştır. Hemen yanı başında Sarıcasu Köyü bulunmaktadır.

Prof.Bilge Umar Rhodiapolis’in Hellen dilindeki Rhodon (gül) sözcüğünden türetilmiş olup, “gül şehri” anlamına geldiğini söylemektedir. George Bean ise bu “Rodosluların kenti” anlamına gelen bir kelime olduğunu iddia eder.

M.Ö. 500 yıllarında Hekataios kentin adından dolayı Rodoslular tarafından kurulduğunu söylemektedir. İlk Çağ yazarlarından Theopompas Rhodiapolis’i Troia savaşından sonra Akhaların önderi Amaphilokhos tarafından kurulduğunu ileri sürmüştür. Amphilokhos aynı zamanda bir kâhin olup kızı Rhodia’nın ismini bu kente vermiştir.

Rhodiapolis üzerinde yeterli bir inceleme yapılmadığından bazı noktalar karanlıkta kalmıştır. M.Ö. 168/67 ‘de kurulan 23 kentten oluşan Lykia Birliğine Rhoodiapolis de katılmış ve basılan ilk birlik sikkelerinde bu kentin de adı vardır. Daha sohra Koinon (Lykia eyalet birliği) ‘a da katılmıştır. Kalıntılara dayanarak kentin Roma çağında önem kazandığı söylenebilir.


Kentin ortasındaki tiyatronun kalıntıları günümüze gelebilmiştir. Bu tiyatroda diazoma bulunmayıp 16 oturma sırası mevcuttur.Cavea yarım daireden biraz daha kapalı olup paradosların daima açık olduğu anlaşılmaktadır.
Ayrıca İmparator Antoninus Pius zamanında yaşamış ve Lykia kentlerinin yapılanması için bağışlarda bulunan zengin Opramoas’un mezar anıtı da tiyatronun önündedir. Buradaki kitabe bütün Lykia bölgesinde karşımıza çıkan en uzun yazıttır. Bu yazıtlarda İmparator ve bölge valisinden gelen mektuplar, Opramoas’a sunulan onur ödülleri, kendi şehrine ve diğer Lykia kentlerine yaptığı yardımlar ve günümüze hiçbir izi gelmeyen, Rhodiapolis’de yaptırdığı Fortuna ve Nemesis’e atanak tapınaklardan bahsedilmektedir. Bu mezar anıtı 7,6 x 6,7 m. ebadında olup iyi işlenmiş kare mermer bloklardan yapılmıştır. Ancak günümüzde bu anıtın bütün taşları etrafa dağılmış durumdadır.

Tiyatronun güney-doğusunda Agora ile Stadium’un kalıntıları dağınık durumdadır. Burada bir de Hellenistik dönemde yapılmış bir kule ile karşılaşılmaktadır. Kentin oldukça yayılmış nekropol alanları kuzey,kuzey-doğu ve güneydedir. Kentin ormanlık alanda bulunuşundan ötürü de kalıntıların incelemek s-bugün için kolay değildir.

Kentin bulunduğu ormanlık alan 2000 yılında büyük bir orman yangını geçirmiştir. Bunun neticesinde kalan eserlerin büyük bir kısmı tahrip olmuş,bazı kaide ve temel kalıntıları ise gün yüzüne çıkabilmiştir. Bu arada bölgede büyük ölçüde defineciler tarafından kaçak kazı yapıldığı da açıkça belli olmaktadır.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder