8 Haziran 2011 Çarşamba

Gedayi Ali (1826-1901)

Gedayi, on dokuzuncu yüzyılın ilk yarısı ile yirminci yüzyılın başında yaşamış bir Bektaşi saz ozanıdır. 1826 yılında Tokat’ta doğmuş. Bütün ömrünü İstanbul’da geçirmiştir. Asıl adı Ahmed’dir. Ona Gedayi mahlasını veren ünlü Bektaşi Baba’larından Sinop’lu Yesari Baba’dır. Babasının adı Ahmed Muhtardır, babası kereste tüccarıdır. Tokatlı Gedayi adıyla da anılır.
İstanbul’a geldikten sonra, Rumeli Hisarı tekkesi postunda oturan Nafi Baba’dan el alarak, Bektaşi olmuştur. Din dışı şiirleri de bulunmaktadır.
Turgut Koca ile Sadeddin Nüzhet Ergun’un verdiği bilgilere göre Beşiktaş, Hasan Paşa fırını civarında oturduğu için "Beşiktaş’lı Gedayi" olarak tanınır. Aşık kahvelerine çok gittiği için çağının bütün saz ozanlarını tanımıştır. Yalnızca hece ölçüsüyle ürünler vermekle yetinmedi. Divan türünde de hatırı sayılacak eserler verdi.
Mehmed Ali Hilmi Dede ona Gedai adını taktı. Bir süre Üsküdar çiçekçi kahvesini çalıştırdı. Nefeslerinden başka halk şiiri geleneğine uygun söylediği şiirleri de vardır. Sazda ustası Erzurum’lu Emrah’tır.
Mir’ati, Fenni, Şevki, İşreti ve Şeyh Galib’in gazellerini tahmis etmiştir. 1901 yılında İstanbul’da ölmüş ve Karaca Ahmed mezarlığında toprağa verilmiştir. Asım Bezirci 1889 (ya da 1887) de öldüğünü belirtir. Arapça ve Farsça sözlere şiirlerinde çok yer verir, ağdalı bir dili vardır.
Şiirleri, Muhtar Yahya Dağlı ve Sadeddin Nüzhet Ergun tarafından toplanmıştır. Muhtar Yahya Dağlı’nın "Gedayi Hayatı ve Eserleri" adlı kitabı İstanbul Marif kütüphanesi tarafından yayınlanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder