16 Mayıs 2010 Pazar

Gazi Süleyman Paşa Camii (Bolayır)

Gazi Süleyman Paşa Camii


Yoldan görülen kalın sıvalı yüzlerine bakınca, eskiliği anlaşılmayan bu camii, Orhan devri inşaatının bir çok hususiyetlerini iki arka cephesinde muhafaza etmektedir. Cami içten içe 9,05×10,75 ebadında olup derinliği genişliğinden fazladır. Duvarlar yanlarda 90cm ön ve arkada daha kalındır. Cephenin kalın sıvası, revak olup olmadığını aramaya imkan bırakmıyor. Kapı iç ve dışta, iki taşkın ayağa oturan, iki merkezli bir sivri kemer altında basit bir basık kemerden ibarettir. Bu takın yüksek oluşundan, zaten bir revaka pek yer kalmayacağı tahmin olunabilir.

Cami sekiz altlık, altı üstlük pencere ile aydınlanır. Bir de mahfilin hizasında düz bir üstlük pencere varsa da, sonradan açılmış olması ihtimal dahilindedir. Cami aslında da çatılı imiş. Şimdiki tavan yeni ve şahsiyetsiz bir iştir. Mihrabın etraf çerçevesi bozulmuş, yalnız beş sıra istalaktitli yaşmağı kalmıştır. Minber hendesi şekilli kabartma dolu korkuluklu, taştan oyulu mihrabcıklarla müzeyyen güzel bir parçadır.
Cami’nin mihrab ve garb duvarları, esas itibariyle, eski yüzlerini muhafaza etmektedir. Fakat asıl mihrab duvarının şark ucu ilk şeklini gaaib etmemiş olup, iri kaba yontma taşlar arasında 2, sonra 3, sonra iki tane 1, sonra 3 ve 1-2 tuğla sırasıyla yapılmıştır. Garb-ı cenubi duvarının köşesi ise tamir görmüştür.
Birinci ‘Umumi Harb’de gülle isabet etmiş olması muhtemeldir. Pencere kemerleri mümasi sivri olup kemer aynası Gebze Baba Sultan ve sair yerlerdeki Orhan Devri binalarında olduğu gibi 10cm içeriye gömülüdür. Tabi söveler de çukurda idi; fakat sonradan duvar yüzüne mermer veya köfeki söveler ve demir parmaklıklar konmuştur.
Minarenin küpten aşağısı eskidir. Üstü Çanakkale Savaşları sırasındaki bombardımandan sonra yenilenmiştir.
Bu caminin en büyük özelliği, Osmanlı’ların Avrupa kıtasında yaptığı ilk cami oluşudur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder