Caminin kuzey doğu duvarına bitişik durumda inşa edilen ve içinde kimlerin yattığıbilinmeyen türbe, iki katlı olduğu izlenimi veren ilginç bir yapıya sahiptir. Bakan kişiye bu hissi veren mimari unsur, taştan bir kare kaide üzerine yerleştirilen küp şeklindeki kesme taş türbenin üzerinde ikinci bir kat gibi yükselen tuğla ile örülmüş kasnaktır. Onarlı köşeli yıldız kesitli külahın oturtulduğu sekizgen kasnak küçük bir türbe şekil ve ölçülerinde yapılmış, ayrıca her yüzü dıştan dikdörtgen çerçeve içine alınan sivri kemerli yüzeysel birer nişle hareketlendirilmiştir.
Caminin içine eyvan şeklinde derin bir kemerle açılan türbenin ziyaretgahına ayrıca dıştan, caminin sol köşe kulesinin arkasına yerleştirilmiş olan dar bir merdivenle de ulaşılmaktadır. Yapının camiye bitişik duvarı hariç diğer cephelerine, iki yandan sütunçelere oturan süslü, sivri kemerlerin çevrelediği derin birer niş içine yerleştirilen üç pencere açılmıştır. Pencereleri dıştan yine geniş bir dikdörtgen bordür ve çerçeve silmeleri kuşatmaktadır. Türbede görülen en önemli özellik, tuğla üst yapıda (kasnakta) yoğunlaşan sırlı tuğla ve çini süslemelerdir. Külahın hemen altına gelen yerde, bir kuşak halinde firuze rengi sırlı tuğla örgülü kufi bir yazı frizi görülür. Sekizgen kasnağın her yüzündeki sivri kemerlerin içleri ve kemerlerle dikdörtgen çerçeve arasında kalan köşe boşlukları mor ve firuze renkli sırlı tuğlalardan yapılmış çeşitli geometrik geçme motifleriyle süslenmiş, aralarda kalan boşluklara da yine firuze ve mor çinilerden rozet ve yıldızlar yerleştirilmiştir.
Türbeye girildiğinde, cenaze mahzeninin üstünde yeralan ve içten bir kubbe ile örtülü olan ziyaret yerinde üzerleri altıgen ve üçgen çini levhalarla kaplı ikisi küçük yedi sanduka görülür. Türbenin camiye açıldığı kemerin içi firuze ve mor tuğlalardan yapılmış baklava dizileri ve etrafını çevreleyen yeşil çinilerle süslenmiş, alınlığı ise yine yeşil renkte düz kare çini levhalarla kaplanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder