..........Şamil Türkiye Ansiklopedisi..........
21 Aralık 2024 Cumartesi
40 Yıllık Rüyaların Gerçekleşmesi
Merhum Ali Ulvi Kurucu Hocamızla ilk karşılaşmam ve tanışmam 1995 yılında gerçekleşti.
O yıl "Selam İmam Hatiplim" adlı bir albüm yayımlamıştık.
Bu özel bir albümdü.
Özelliği ise sadece İmam Hatipliliklere yönelik eserlerin marş formunda bestelenerek İmam Hatip nesline adanmış olmasıydı.
Albümdeki eserlerin seçiminde merhum Ali Ulvi Kurucu Hocamızın bir zamanlar İmam Hatip nesli için kaleme aldığı bir şiiri de repertuvara dâhil etmiştik.
Şiir; "Ey Şanlı Ordu, Ey Şanlı Asker" başlığını taşımaktaydı.
20 Aralık 2024 Cuma
Ahmet oğlum, atlar yerinde duruyor, hepsi iyi!
Hacı Veyiszâde merhumun Konya İmam Hatib Okulu'ndan öğrencisi Eminönü Müftüsü Mehmet Doğru Hoca, Nuruosmaniye Camii Hünkâr Kasrı'nda anlatıyor:
Hacı Veyiszâde Hoca, canla başla ders anlatırken bizlerde, çocukluk hali tabii, dalıp gitmeler olurdu bazan.
Özellikle köylerden gelmiş arkadaşlar o anda, eğer köyünü düşünüyorsa, ona ismiyle hitab eder:
19 Aralık 2024 Perşembe
Aygırdan fayda yok, gel seninle birlikte şehadet getirelim!
Ladikli Ahmet Ağa ile arkadaşı bir gün manevi bir vazifeye çıkmışlar.
Dağda iki hanımıyla beraber yaşayan göçebe bir yörüğe misafir olmuşlar.
Hane reisi ağır hasta, hatta sekeråt hâlinde yatakta yatıyormuş.
Adamın aygır diye çağırdığı iki atı varmış.
Onlara aşırı derecede düşkünmüş.
Ölüm döşeğinde bile devamlı surette, "Aygır, aygır!" diye atlarını sayıklıyormuş.
18 Aralık 2024 Çarşamba
Sen Allah demesini bilirsen, Allah sana da verir.
-Duydum ki, sen talebe okutuyorsun.
Nereden buluyorsun bu kadar çok parayı?
Hocaefendi:
-Allah veriyor, der.
Valinin cevabı ilginçtir:
-Allah bana da versin.
17 Aralık 2024 Salı
16 Aralık 2024 Pazartesi
Ahmet Mekki Efendi'nin Alimlere Hürmete
Talebelerinden birisi şöyle nakletmektedir:
Bir gün hocamla beraber başka bir talebenin evine gidiyorduk.
Orada ders vereceklerdi.
Akşam ezanı da okunmak üzereydi.
Bir köşe başına geldiğimizde sokağa adım atacağı sırada durdu.
Daha sonra yolunu değiştirerek başka bir sokaktan ve daha çok dolaştıktan sonra talebenin evine vardık.
15 Aralık 2024 Pazar
Dileyen Mevlânâ Celâleddin desin, dileyen Muhammed Celâleddin desin!
Yaşar Gökçek Hoca anlatıyor:
Yıl 1959.
Konya'ya gelişimizin ertesi senesi.
Hanım hamile.
Doğuma iki ay kala bir rüya gördüm.
14 Aralık 2024 Cumartesi
Çanakkele Kilitbahir'deki Kaşıkçı Dede
Kilitbahirli Kaşıkçı Dede'nin himmetine şahit olan sonraki yılların büyük velisi Konya Ladik'ten Ahmed Ağa hadiseyi şu şekilde anlatıyor:
15 Temmuz 1915, sıcak bir yaz günü.
Bir taraftan düşmanın ateşi, öte yandan güneşin harı kavurur yarımadayı.
Mehmetçiğin en büyük ihtiyacı sudur.
O günlerde cepheye yeni sevk edilen bir bölük asker, Bigalı köyüne doğru yola çıkarılır.
Askerlerimize susuzluğun harareti tam çökmek üzeredir ki, yolun sol tarafında çeşme başında sakallı bir dede onlara şöyle seslenir:
-Gelin evlatlarım soğuk su vereyim, gelin doldurun mataralarınızı.
13 Aralık 2024 Cuma
Ben size "Allah gönderdi" diyordum!
Mikdat Temiztürk Hocaefendi anlatıyor:
Gönenli Hocayı sık sık Haydar Karakolu'na götürürlerdi.
"Nereden buldun, nereden alıyorsun?" diye sorarlardı.
Hocaefendi hiç şikayet etmezdi.
"Karakola ifade vermeye gidiyorum" filan kesinlikle demez,"Sohbet etmeye gidiyorum" derdi.
12 Aralık 2024 Perşembe
Eyyûb Sultan İle Görüşme
Seyyid Abdülhakim Arvasi (1865-1943)'nin uzun yıllar hizmetinde bulunan Kayserili pamuk tüccarı Abdülkadir Bey söyle anlatır:
Bir yaz günüydü.
Abdülhakim Efendi ile Eyyûb Camii'nde öğle namazını kıldık.
Sonra Hazret-i Ebû Eyyûb El-Ensârî'nin türbesine girdik.
Başka kimse yoktu.
Sandukanın ayakucunda, yan yana diz üstünde oturduk.
"Yanıma sokul, gözlerini kapa" buyurdu.
11 Aralık 2024 Çarşamba
Abdülkerim Mahmut Dede Mezarı, Karatay, Konya
Koyunoğlu Müzesi ile arasında sadece bir ev vardır.
Abdülkerim Dede, Konya dergâhında Mesnevihan olan mükâşif Yusuf Sinan Dedenin oğludur.
10 Aralık 2024 Salı
Yan gayışı gırıp gitme, derse dön!
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu üyesi Mustafa Ateş* anlatıyor:
Hoca Efendi'nin meşhur bir yakalamaları var.
Hani köyden, kentten, tatilden yeni dönülünce yapılan dalıp gitmeler esnasında...
Biz öyle dalıp gidince, köye kente, şura bura filân işte.
9 Aralık 2024 Pazartesi
Konyalı İki Alimin Hacc'da Tütün Atışması
Mehmet Hadimî Hazretleri, tütünün şiddetle aleyhindedir.
Bunu her zaman söyler ve eserinde de belirtir.
Devrinin bir başka meşhur âlimi ise, bu konuyu pek umursamaz.
Hatta Hadimî'nin bu konudaki bu derecede hassasiyet ve ciddiyeti makul görmediği gibi, onun bu noktadaki görüşüne de muhalifmiş.
Bu iki meşhur âlim, birbirlerini tanımazlar, sadece isimlerinden ve şöhretlerinden dolayı, gıyâbî tanışıklıkları varmış.
8 Aralık 2024 Pazar
Konyalı Askerler Kim?
Lâdikli iki asker dedemle bayramlaşmaya gelir.
Dedem onlara nerede askerlik yaptıklarını sorar.
Onlar da Elazığ'da yaptıklarını söylerler.
Bunun üzerine dedem:
-Benim orada, Merkez Camii'nde Cuma günleri vaaz eden Muharrem Sırrı adında bir arkadaşım var.
Onu ziyaret edin, benim de selamımı götürün, der.