Bediuzzaman Said-i Nursî, Eskişehir Hapishanesi'nde iken Bediuzzaman:
-Müdür Bey! Müdür Bey! diye seslenir.
Hapishane müdürü ile kâtip, Bediuzzaman'ın bulunduğu hücreye giderler.
Bediuzzaman onlara şöyle der:
-Benim bugün mutlaka Ak Camii'nde bulunmam lazım.
Müdür; "bunun imkansız olduğunu ve izin veremeyeceklerini" söyler.
Geri dönerken; "Hoca Efendi kendisinin hapiste olduğunu ve dışarıya çıkamayacağını unuttu herhalde" diye düşünmektedir.
Odasına dönen müdür, öğleye yakın; "Gidip de Bediuzzaman'ın gönlünü alayım. Ak Camiye gidemeyeceğini izah edeyim" diye düşünür.
Koğuşa gidip bakınca Bediuzzaman'ın yerinde olmadığını görür.
Oradaki jandarmalara; "Bediuzzaman'ı niçin bıraktıklarını" sorar.
Jandarmalar:
-Az önce içeride idi. Hem bakınız kapı kilitli, derler.
Müdür telaşla camiye koşar, bir de bakar ki Bediuzzaman ileride, birinci safın sağ tarafında namaz kılmaktadır.
Namazın sonlarına doğru Bediuzzaman'ı yerinde göremez.
Bir koşu hapishaneye dönüp Bediuzzaman'ın hücresine gider.
Bakar ki Bediuzzaman tam o esnada; "Allahü Ekber" diyerek secdeye gitmektedir. (Tarihçe-i Hayat, s.193)
* Çağa İz bırakan Müslüman Önderler Said Nursi, Burhan Bozgeyik, 3.Baskı, 2009, İstanbul, İlke Yayınları, s.130, 131.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder