Konya İlâhiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Mübeccel Berkol anlatıyor:
Konya İmam Hatib Okuluna ilk tayinim çıktığı aman bayağı tereddüt içindeydim.
O sebeple, tayinden sonra, önceleri görev yaptığım kendi okuluma uğramadan edemedim.
Ilgın lisesinde iken tayinim çıkmıştı Konya İmam Hatib'e.
Konya'ya gelince önce İmam Hatib'e değil de, daha önce görev yaptığım okuluma uğradım.
Konuyu eski arkadaşlarıma açınca...
Şimdi rahmetlik oldu, Biyoloji Öğretmeni Fahriye Savaşer:
-Aaa!.. Ben de çalıştım İmam Hatib'de!
Çok memnun kaldım!
Hiç, üzülme İmam Hatib'e tayinim çıktı diye! dedi.
Ve bana şöyle bir hatırasını anlattı:
-Bir gün; "çocuklar kuş getirin, kesecem!" demiş.
Sınıf ayağa kalkmış; "Efendim, nasıl bir cana kıyarsınız da, nasıl kuşu kesersiniz?" diye.
Sizin en itimat ettiğiniz Hocanız kimse ben gidiyim onunla konuşayım? demiş.
Hacı Veyiszâde'yi söylemişler.
Hacı Veyiszâde'ye gitmiş, durumu anlatmış.
"Biyoloji dersinde kuşun solunum organlarının nasıl çalıştığını göstermek istiyordum, sınıf ayağa kalktı" deyince, Hacı Veyiszâde:
-İlim için her şey vardır.
Yapmanız da hiç bir mahzur yoktur, diye ona fetva vermiş.
* Hacı Veyiszâde, Mustafa ÖZDAMAR, 1997, s.327, 328.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder