Hacı Veyiszâde Merhumun imam Hatip'teki Talebesi Duran KÖMÜRCÜ anlatıyor:
Bir keresinde, okuldan çıktık.
Önümde bir kız var, onu takip ediyorum.
Kız önde ben arkada, şöyle belirli mesafeden takipteyim.
Kafama koydum, konuşacağım.
Şimdiki nesle bunlar tuhaf gelir.
Her taraf aşna fişne kaynıyor şimdi.
O zamanlar baya zor iş bir kızla konuşmak, arkadaşlık etmek.
Ar damarları çatlamamıştı insanların daha o zamanlar.
Biz zıpçıktılığımıza devam ediyoruz.
Konya'nın bir tek kapalı çarşısı vardı o zamanlar: Saray Çarşısı!..
Saray Çarşısı'nın oraya doğru yaklaştık, artık orada masâfeyi kapatıp lâf atacam kıza.
Bu plân içinde pergelleri açarak, çarşının ordaki köşeyi dönerken, rahmetli Hacı Veyiszâde Hoca'yla burun buruna geliverdik.
Aniden çıkıverdi karşıma.
Yakamdan yapıştı.
İki eliyle iki yakamı bir araya getiriverdi, şöyle bir silkeledi beni:
-Huysuz ahlâksız!..
Nefsiyin peşinde koşacağına git de dersine çalış!.. dedi.
* Hacı Veyiszâde, Mustafa ÖZDAMAR, 1997, s.250.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder